Eller'imEllerim... Okşar durur günahı, Güzargahını kaybetmiş ayaklarım Meraklanırım ölse bir adam şuracıkta Ölse bir sevda avuçlarımda Ben sevdaya meraklanırım Korkar bir yanım/ lakin Fikrimin çıldırmasındanda korkarım Varsın koksun ayaklarım Ben her kokuyu sen sanırım Tanırım elbette Kibele’yi Monarozayı, Himalaya’yı Aşkıda iyi tanırım/lakin; Düşse bir damla yağmur alnından Alnını yağmurdan kıskanırım Islanırım güneşte, nasıl olursa işte Ürperirim aydınlıkta,ah! karanlık olsa Olsa kaşlarının arasında köprüler Bir kerede martılar bana simit ısmarlasa Dilini yutmuş denizler gibi suskun yani İskelede bekler,iskeletler En önemli yolcusunu unutmuş tren edasıyla Son kez bavulunu toplar aşk Gider uzaklara, uzaklar gelir Bir bakmışın o gözden kayboluverir Ellerim okşar durur rüzgarı Rüzgar avuçlarımdan uçuverir Ismarlama bir güneş geçiririm üstüme Çırılçıplak kalır yinede tenim Bütün güneşler üstümde sönüverir Gitti dediğim an tüm umutlar Birde bakmışım dönüverir |
Alnını yağmurdan kıskanırım
Çok şık, çok zarif bir şekilde anlatılan bu sevdayı kıskanmamak mümkün mü?
Tebrik ediyorum sizi.
Bütün içtenliğimle....