MEHMET SALMAN HOCAMA İTHAFEN
Kur’ân’da okumak, İslam’ın ilk emridir,
Hocam bunu her hutbesinde dile getirir. İlmin önemini cemaate durmadan anlatır, Vaaz ve hutbelerinde, doğruları direk iletir. Konuşmalarında doğruluktan ayrılmaz, İslam’ın emrinden, bir dem bile çıkmaz. Okur, araştırır; yaşı, başı dert edinmez, Okuma ve araştırma aşkı onda bitmez… Kendini daima araştırarak yeniler durmadan, Gördüklerine de nasihat eder yorulmadan. Doğruyu söyler, her zaman karşısındakilere, İslam’ı tebliğ eder, çarşı ve pazardakilere… Oğlu İrfan’ı, yetiştirip saldı cemiyete, O da babasından geri kalmadı hizmette. Köy köy, bucak bucak, İslam’ı anlattı, İslam’ın emirlerini en ücra köşelere iletti. Gençliği sokaklara başıboş bırakmadı, Onlar için, gün be gün dersler düzenledi. İslam’ın gerçek ruhunu gençlere aşıladı, Gençlerin maddi ihtiyaçlarını hep karşıladı. Gençler için, eğitimci hocalar ayarladı, Onların ders anlatacakları günleri belirledi. Hocalar; Kur’ân, tefsir, hadis dersleri verdi, Bu gençlik, okuyunca imanın asıl tadına erdi. İrfan Salman, atom karınca gibi çalıştı, İslam’ı tebliğ için, cadde, sokak dolaştı, Kötü alışkanlıklara bulaşanlara ulaştı, Gençlik için yaşamak daha da kolaylaştı. Mehmet Salman Hocam, anlatır İslam’ı, Tebliğden asla vazgeçmez, tanıtır Kur’ân-ı. Câmisinde geceleri, cemaate Kur’ân öğretir, İlmi fıkıhla, İslam gençliğini aydınlatır. Mehmet Salman Hoca deyince, civar onu tanır, Onun söylediklerinin, hakikat olduğuna inanır. Çocuğunu getirip, hocanın dizinin dibine oturtur, Salman Hoca da çocuklara Kur’ân’ı güzelce okutur. Cemaate kızıp, azarlasa da ona kızmazlar, Onun, hakikat yüklü sözlerine darılmazlar, Onun söylediklerini, pür dikkat dinlerler, Dinledikleriyle de çocuklarına öğüt verirler. İmamları kıyasıya eleştirmekten çekinmez, Onlar, meslektaşlarım diye lafını çekmez. Kürsüden dobra dobra cemaate konuşur, Cemaat de, İslam’ın tevhîdinde buluşur. Zenginin cenaze salasını uzatan imamlara kızar, Hep zenginin düğününe koşarak gidenlere kızar. Fakirin düğününü ve cenazesini görmeyenler, Zenginlerin sofrasına, ıslık çalarak giderler… Cuma namazını, huşu içinde güzelce kıldırır, Namaz kılanları da Allah için duygulandırır. Bükülmeden, hakikat neyse onu direk söyler, Peygamberin sünnetinden bükülmeden gider. Akdağmadeni’nin kanaat önderlerindensin, Yaşayışınla sözünü birleştirenlerdensin. Hakikatleri hiç çekinmeden haykırırsın, Kürsüden soruların cevabını yapıştırırsın. Okuyun ha! Okuyun der, her zaman cemaatine, Ayrılmaz doğrudan, sahip çıkar dinine diyanetine. Cemaatin nefsini hoş tutmak için konuşmaz, Bir şeyin olması için, cemaati asla zorlamaz. Kütüb’ü sitteyi, tefsiri ve fıkhı okuyun ha! Der, Eserlerin kaynaklarını, kürsüden sıralayarak gider. Hutbe okurken cemaatin gözünün içine bakar, İmam konuşurken, uyuyanların çırasını yakar. İslam’ı tebliğ eder, kürsüden cemaate, Delilli konuşur, kaynaklar sunar cemaate. Allah’ın rızasını almak, onun ilk hedefidir, Onun için İslam’ı anlatmak büyük şereftir. Sen, Akdağmadeni’nin ilim irfan sahibisin, Allah ve Resulünün razı olduğu kullardansın. Duânı bizler için esirgeme, Salman Hocam, Seni seviyoruz, Allah için Salman Hocam. Allah sizden arzı olsun, Mehmet Salman Hocam, Allah sizi iki cihanda mesut etsin, Salman Hocam, Allah size sağlık ve afiyet versin, Salman Hocam, Allah size hayırlı ömürler versin, Salman Hocam… 13. 06. 2011 Çekerek |