(Sus)ma (Sev)giliŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Erkek ağzıyla ,sevdiği kadına yazılmış bir şiir....
Şu duvarların ötesinde kaç hayat var bilir misin sevgili?
Düzeni bozulmuş yıkıntıların maverasında Toza toprağa karışmış binlerce çaresiz kemik zuhur ederken Başı boş çakallar ulurken ulu orta meymenetsiz hallerde Kaç gömlek değiştirir aşktan dem vuran iblisler Ve kaç kez şeytan işer şarap kadehlerine Şu tel örgülü duvarlar sevgili Kaç kader mahkumu barındırıyor içinde Kaç ağlayan yürek var veballeri yüklenmiş Dört ucundan yabancı omuzlarda öksüz bir tabut Feryat figan giderken meçhule Ağlıyor hiç durmadan keskin sesiyle çocuk Sen koy elini vicdanına ey sefil tüccar Yanmak için boşa taşırsın odunları sırtında Diline dolanmış şevk/i küfürlerinle sırıt İştah nöbetlerinde kusarken lokmalarını Haram vakitlerin hangi birine ağlarsan ağla, beyhude II Sen susma sevgili! Sen yine konuş benimle "Geçecek" de ne bileyim "hımm" de imrendir beni düşündüklerine Gelincik çiçeğinden bahset meselâ Zarif haliyle rüzgârda kırılma ihtimalinden Ya da koskoca papatya tarlasındaki yalnızlığından İstersen bir daha anlat Ne bileyim bağ bozumu mevsimlerden bahset Üzümlerin aşk ile şerbetlerini doldurdukları kadehlerden Ya da bir anda çat kaşlarını! O vakit ayın ufka düşmesi gibi kızıllaşır çehren Gamzelerine gül yağı doldururum Derin derin oyuklar açılırken Ben ateşler içinde yanarken sevgili Gece hiç durmadan eserdi rüzgâr Çıkmaz sokaklar arasında mahsur kalışlarıma aldırma Sen hiç durmadan söyle şarkılarını Nihavent olsun hüzzam olsun hüzün kokan O an başı boş bir dağınıklık yaşarım Çöl rüzgârlarında mahsur kalmışcasına Ya da katran gibi dolanırım dil kıvrımlarında Sen ! Boşver beni sevgili Damağında bıraktığım buruk tat için Affet beni İstersen, istersen mavi elbiseni giy gel bugün Beyaz kelebekler düşsün saçlarına Ayağında beyaz babetlerinle küçük kız coşkusunda Atıl istersen kucağıma Ya da düşmek üzereyken tutayım seni ellerinden Ellerin ellerimin arasındayken sevgili Ben sur duvarları içinde esir düşerim Dudaklarım cevap veremez olur kımıldayamaz Titrek bir çocuk hıçkırığı dizilir boğazıma Korkuyorum yalnızlıktan gel al beni ısıt koynunda Yoksa! Kara bir geceye gömülürüm ızdırapla III Bakma sakın yüzümün kefen sarısı haline Korkma ! Bu benim sensiz geçen yıllarımın yorgunluğu Bu benim ayazda kalmış çizgilerimin yoğunluğu Sen sadece müşfik bakışlarınla Merhametli başını yaklaştır omuzlarıma İşte o an ağır gelmez yokluğun Yüklenir götürürüm tüm umutlarımla Ben ateşler içinde kıvranırken sevgili Ben bağdad-i duvarları arasında mahsur Ana sesinin titrekliğiyle söyle şarkılarını Hüzzama katılan anılar canlanırsa birden .. Sen bilirsin sevgili İstersen yarıda kes konuşmayı Sus/ma/m artık sevgili Sus/ma/m yalnızlığıma Bu sabah açılıyor zindan kapıları ardına değin Firar ediyorum senli baharların aşk tortularına Sensiz geçen küflü baharat kokularına "eyvallah" diyorum, Ben şimdi sana daha bir yürekten koşuyorum Sen! Sen yine de her zaman gölgemden ürpermeden seviş benimle ... Sus sevgili! Sus söyletme beni ..... Yorumu için:Sevgili yürek sesim (Kalimera)ya sonsuz sevgiler... |
Her yönüyle etkiliyeci çok güzel bir eser daha okudum.Hele ki bir bayan tarafından erkek kimliğiyle yazılmış olması bambaşka bir güzellikti.
Hem şiir hem de sevgili kalimin sesinden eşsiz yorum güzelliklerin bileşkesi gibiydi aynı.
Teşekkür ederim emeklerinize sevgili dostlar.Sağolun, varolun.
Selam, sevgi ve daim saygılarımla.