Sınav
Soğuk güneşle yıkanan çatıların
Odalarını karartmayın Onların nefesleri sessizdir Baharla ıslanır ayak izleri Güneş(siz)misiniz..! Ve bir gün yaz gelecek diye Sulanan hayatların adları Solgun çiçeklere yazılıyor Eyvah! Sevgi(siz)misiniz..! Ki öyleyse Neden hüzün damlıyor halâ O damlardan Adına huzur denilen Mevsimsiz odalar yapılıyor ardından Ve gözlerde demlenen nemler Çukurlarda birikiyor Neden? Ve halâ maviyi gören gözlere Gök kuşakları sarılıyor önce Bağlanıyor gözler ardından Ve adına yıldız denilen Kara inciler diziliyor Odaların yaşlı boyunlarına Sahi bir de adına huzur deniliyor ya Söyleyin huzur aşkına Merhamet(siz)misiniz..! Öyle ya İlk adım öncesi hatırlanmaz Sadece bir parmak kadardır ayaklar önce Ve sonra bir mühür yazılır hayata Ayaklar büyür Büyür büyür ve adam olur ardından İzini kaybeder insan Ve bir gün Çatılarına sisler dolar odaların Onların da eğiktir başı biz gibi Çelik gibi görünür karşıdan ama Narindir taşıyan izleri Bilmez misiniz? Yüreğinde saklanır hep kafes kuşları Ve ardından Gülümseyebiliyorken halâ Ve halâ salabiliyorken cennete kuşlarını Kuşkusuz ve ardına bakmadan Bu üşümediğinden değildir Kılıçtan keskin sarkıtları görmezsiniz Maviye bakmaktan Huzur odaları hep karanlıktır Güvercinler döner Siz dönmezsiniz Neden? Yürek(siz)misiniz? ... İzmir Sevilnur Durmaz |
Çatılarına sisler dolar odaların
Onların da eğiktir başı biz gibi
Çelik gibi görünür karşıdan ama
Narindir taşıyan izleri
Bilmez misiniz?
Yüreğinde saklanır hep kafes kuşları
yüreğinize sağlık...