ZAMAN (SORGULAMA)
Zaman sevgilinin yüzü mü
On sekizinde donmuş kalmış adeta Ve zaman ahlarla geçen o çocuğun Saklanan ya da kayan yıldızlara tutunmuş Sayıtlılarla boşa dönen, aysberg umutları mı Yoksa zaman Sağır ve körlerin Hem gecesi hem gündüzü mü Fısıltılar mı delip geçer gönlümü “Vicdan kalmamış,” derdi de inanmazdım Annemden kalan o yorgun sözler Şimdi bana hatıra Zaman, ozanlarca “Tarla Kuşları”‘na yazılan dizeler mi Ve o dizelerdeki kuşlar mı Uçmayı öğrenen Zincirlerden kaçmaya çalışırken ölen Afrika’dan kaçırılmış talihsiz çocuklar mı Beyaz adamın kölesi olan… Zaman anne memesinden Süt emen bir bebeğin kanıp uyuması mı Ve zaman o sütten geçen fıtratın şekillenmesi mi Bir kavak ağacının dallarında Kuşların yuva yapması İçinde birkaç yumurta çatlaması mı Zaman kulağımda uğuldayan o ses “Hazır mısın?” Diye sıklaşırken Çıkamadığım dağlara çarpıp eko vermesi mi Fırtınaya tutulmuş geminin Her şeyin sonu gelmiş gibi tedirgin koşuşan tayfası Ve zaman dümende işi bitmiş kaptan mı Zaman can mı Çırpınan; çırpındıkça yok olan Bir türlü çıkmayan Çıkmadıkça ümit var olan… Yoksa leşe konmuş kartalın Pençeleri ve gagasındaki kan Ya da görünürün ötesinde durmadan akan mı Zaman on sekizinde donmuşken Sevgili yüzü gibi Uyandığında medusa’dır aslında Karışıp kanlara sabah akşam akan İçten içe yakan Zihinde zelzele, Ve yerle bir edendir hatıraları zaman Şimşektir yürekte, Bütün bedende an be an oluşan Ve en kötüsü de Beklenmedik anlarda çakan Bütün hışmıyla varlığı Mazisi-atisiyle kuşatan Zaman… Ah zaman… Desene bana, Var mı sende aradığını bulan Güneri Yıldız (Elazığ, 07.05.2011) . |
Saygılar