Merhaba Köpek Kardeş...Merhaba İt kardeş. İt dediğime alınma, esasen sen onu köpek anla. Fazla da takılma sözlerimin kabalığına. Ne arıyorsun buralarda? Ya da ben ne arıyorum buralarda? Ben… Ben… Boşver beni! Hiç boştan yere yorma zihnini! Adımı da bilme, duyma da hiçten yere! Bir yabancı da sen kal. Ne çıkar ki? Ne artar, hayatından ne eksilir ki? Bir umudu biterken gördün mü hiç? Denk geldiğin oldu mu tükenen gülüşlere? Hayallerin çalınsa ve rüyaların bitse; ne yapardın? Sever miydin sil baştan ve de yeniden düşler kurar mıydın? Güler miydin, gülebilir miydin yine de? Eş dostun ya da öyle görünenlerin; gereksiz tesellisini duyar mıydın? Yalan dolan sözlere tekrardan kanar mıydın, kanabilir miydin ki? Ben yapamadım it kardeş. Şey aman, anla işte be! Köpek kardeş… Başaramadım. Beceremedim. Yenildim ben! Gel, otur istersen. Kalma ayakta. Ben en son ayakta beklemiştim durakta, Bir çift gözü görmek, belki göz göze gelebilmek uğruna. Değmezmiş, yazık oldu vakti zamanıma… Hişşşt! Yavaş! Sessiz ol! Duydun mu? Hey yavrum heyy! Yine balıklar ağlıyor be! Bir tek onların mı içini sızlatıyorum ne? Ne o, bakakaldın suratıma? Doğru şaşırdın, belki de içten içe beni salak sandın. Şaşmakta haklısın! Burada ne balıklar var, ne de yaşayacakları bir deniz. Bir deniz hiç olmadı zati bu şehirde. Sığmamış demek ki bu küçük vadiye. Hişşşt! Ses etme! İşittin mi? En çokta vapurların bu motör seslerine tavım. Hicaz makamında bir gazel gibi duyuyor kulaklarım. Tamam, tamam bakma öyle! Bu şehirde vapur da yok Ve de hiç sesleri de duyulmadı. Ben körkütük gecede, böyle ücra köşelerin en kuytusunda Balık ağlamaları ve de vapurların motör seslerini duymaktayım. Hatta bazı bazı vapurlara el sallamakta, Bazen de balıklarla dertleşmekte, iki lafın belini kırmaktayım. Yaa işte öyle köpek kardeş… İçer misin, köpek öldüren bunun adı? İki liralık bişey ama en azından benden sana beleş. Anladım, sen adına taktın. Yahu umursama, hakkaten öldürseydi beni öldürürdü. Bunun köpek möpek öldürdüğü yok. Tek bi işe yarıyor bu, o da; bir çift gözü birkaç saatliğine unutturmak işte. Bak gördün mü, gene kaynamadı şerefsiz yıldız? Sırf bana gıcıklığına çakıldı kaldı orada, ben dilek tutmayım diye. Gidiyor musun? Sen de mi? Seni de mi sarmadı lakırdılarım? Peki git köpek kardeş. Hem belki bir bekleyenin de vardır senin… Erkan Gerenlik 9 Mayıs 2011 18:55 |