6
Yorum
8
Beğeni
0,0
Puan
1352
Okunma
Birazdan güneş solacak avuçlarımda
Devrilecek soluma umudun hezeyan solukları
Karanlığa kalınca kabaracak dalgalar
Yürek selinin yaşlı mevsimleri çöküntüye uğrayacak
Ve ben
Düşünceleri geçiremeden karşı kıyıya
Tuhaf kalabalıkların içinde bir başıma eskizlerini çizeceğim ayrılıkların
Dinlenesi bir şarkıya meyil edip
Tebessümü kefenleyeceğim üşüyen sokaklarda...
Duyarsız gün ışıklarına aldırmadan
Tin kıyılarıma ağrılar serilecek
Geceme söz düşecek kırık tellerinden bir keman
Bir nihavent nefesi üfleyecek
Ten kırıklarıma...
Titrer yalnızlıklar o vakit tuzlu ten yollarında
Fısıltıların o derin çığlığıyla
Bir avuç yüreğe sığdırıp özlemi
İs kokulu dudakta titreyen hüznün ıslıklarını akıtıp yürek yerime
Güncelere eğip kaşlarımı
Sana çalar gözlerim...
Kekremsi sesler dökülür anılarımdan
Beklentilerimin seğirmesinde
Gökkuşağı döner sadeliğe
Yastığına teslim sitemin imasından
Hıçkırıklı dargınlıklarım
Aç ellerin dua yokuşlarına nefesimi sürsem de
Kapanır gündüz ıssız akşamlara
Düşer hüzün tan kızıllığına
Kabarır gönül kahve fincanlarına...
En fazla yıllanır ağrılar
Kördüğüm tutar ah
Çoğul suskular dillenir
Ayarsız karalamalar devrilir cümleler dolusu
Dağılmalarına aldırmaz saçlar
Susar inceldikçe giz
Tenha alevlere yağmurlar kıvrılınca
Her bahar ayaz biriktirir alnıma...
Ömürden kaçan masallar çokluğunca
Sen sürdüm gözyaşlarıma
Sol yanımdan sustum karanlığa
Büyüyen gözbebeklerime bir çift ateş firari şimdilerde
Kederiyle avunuyorken mutluluğun
Sana çalar gözlerim intihar misali.
//Gözlerimde yeşermeyen hayata
Dur daha resti çekmedim sana...//
Not:Biteviye hayat hikayeleri...
2009