Korkunç Merhamet
2011 yılı seçkisi...
Tutuşturunca bir vehmin alevi, Zavallı aklımı orta yerinden; Sökülür sükûta mıhlı bir çivi, Sesler gelir yerin derinlerinden. Beynimin içinde şimşekler çakar, Gözümden fışkırır ateş topları. Sanki, sanki bir sel içime akar, Kusar bir lağımdan beter suları. Etten ve kemikten bir tas içinde, Çalkalanır fikrim, bir an durulmaz. Kan bürür göğsümü, cevap peşinde, Deli olsam da her soru bir açmaz. Karanlık gölgeler çöker üstüme, Yol keser ufukta siyah kargalar. Görünmez semada, ziftten bir küme, Katran yüklü yağmur ruhuma dolar. Biz azap yaşarım, belki boş yere, Belki hiç olmayan bir hiç uğruna. Var olsa ne çıkar haydi bin kere, Yangına ateşle gitmek boşuna. Ve durulur bir gün esince rüzgar, Dağılır, toplanmaz bildiğim başım. Merhamet istemem, ölene kadar, Siz gelin rahmete nişan, gözyaşım. Ankara, Nisan 2011 |
biraz da gam bulutlarını dağıtsak ha şairim..
sevgim ile.....