2
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1027
Okunma
Bekle sevdiğim!
Gözündeki yaşları
Silmeye geleceğim…
Kumrular tünemeden
Çiçekler patlamadan
İlk cemre düşmeden
Sessizce geleceğim!
Bekle sevdiğim!
Dağınık saçlarını
Açtığında kapını
Dumanları sisleri
Dağıtmak için geleceğim…
Bekle sevdiğim!
Kırılan umutlarını
Ürkek yüreğini
Soğuk rüyalarını
Donuk bakışlarını
Diriltmek için geleceğim…
Bekle sevdiğim!
Kurumuş bağları
Sararmış portakalları
Dinmeyen yağışları
Toplamak için geleceğim…
Bekle sevdiğim!
Kırık ranzaları
Eskimiş minderleri
Delinmiş yastıkları
Çaktırmadan geceleri
Atmak için geleceğim…
Bekle sevdiğim!
Duvardaki ağları
Kara köstebekleri
Çalınmayan kapıyı
Geçmediğin yolları
Parçalamak için geleceğim…
Bekle sevdiğim!
Ölü akvaryumu
Bozulmuş saati
Tozlanmış kitapları
Yorulmuş aşkını
Yaşatmak için geleceğim…
Bekle sevdiğim!
Kafandaki acıları
Gitmeyen akşamları
Ağıtlı yaşamı
Saksıdaki toprağı
Değiştirmek için geleceğim…
Bekle sevdiğim!
Rahatsız eden damlaları
Banyodaki göstermeyen aynayı
Patlamış ampulleri
Çekmeyen antenleri
Onarmak için geleceğim…
Bekle sevdiğim!
Sabah ola hayrola
Arpaya karışmış buğdayı
Sap içindeki samanı
Kaderindeki cilveleri
Gitmeyen hüzünleri
Doğru ile eğriyi
Hakka karışmış hileyi
Düzeltmek için geleceğim…
Bekle sevdiğim bekle!
Ansızın bir seher vaktinde
Eski günleri
Savurarak yele,
Gelir dururum karşına…
Bekle sevdiğim!
Kışa teslim iliklerime
Güneşin sıcağı geldiğinde
Bir Nur gibi
Yeniden doğacağım
Işık girmeyen pencerene…
Bekle sevdiğim!
Kara günler
Gitmek üzere
Koyu karanlıktan sonra
Fecir doğar gönüllere…
Sen beni,
Doğan fecirlerde bekle
Bekle sevdiğim
Geliyorum işte!
Yıl:16.01.2005
Saat:14.00—14.40
Kuzguncuk/İst.
Erol KEKEÇ
5.0
100% (1)