Yokluğun Ölü Bir Çocuk DoğurduDüş tarlalarına ektim umutlarımı Akan sularda yosun tuttu hayallerim Şafak düştü gün doğumlarına Buz kesildi yüreğim Ilık nefesin dolaşırken bedenimde Kirlendi doğan güneşim Çekildikçe tuzlu dudakların dudaklarımdan Ölü bir çocuk doğurdu, kangrenli yüreğimde Her ayrılık kısır bir sancı oldu Uykusuz gecelerimin üstünde Terli avuçlarımda bir tutam sevgide kaldın Her gece yalnızlığımın şarkısına Gözlerinde unuttuğum umutlarıma Damarlarımdan kanlar aktı Ve yokluğunu bıraktım Karanlık gecenin sonsuzluğuna Yüreğimde esen fırtınalar dağıtırdı Loş ışıklar altında odamın perdelerini Karabasanlar çökerdi üzerime Cam kenarında bulurdum kendimi Alay edercesine kelebekler uçardı Sokak lambalarının ışık huzmelerinde Ay yüzüme gülümser ben utanırdım Kayan yıldızlara bakmağa Bambul böcekleri düşerdi, ışıklarda camlara Hali perişanlığıma yanar Uçamazlardı sonsuzluğa Can verirlerdi ey sevgili, sensizliğe ellerimde Yüreğimden söküp aldığın gözlerin Siyanür zehrine bulanır her gece Gözyaşlarım susuzluğuna düşer Yağmur olup gelir, çıplak tenime Karanlığın gölgesi oldum ey sevgili Çıkmam bir daha gün yüzüne Sevda ateşinde kuruttuğum gül tanesine Kanım damlar ey vefasız hayalinde her gece Kıvranır diz çökerim yalnızlığıma Nurettin Aksoylu |