Suskun Yüreğim.Şiirin hikayesini görmek için tıklayın Eziz dostum menden küsüp incidi,
Ayrılıp yad kimi çekti yeridi, Gettiği yolları od (Ateş) basıp indi (Şimdi) O gedip kalmışam, hesretindeyem.. Neçe (kaç) nağme goşum, nece dillenim, Dost gedip, özüme gelebilmirem. Ele bil (sanki) ellerim yok olup menim, Gözümün yaşını silebilmirem.. Sen yokken suskunluğun sisleri çöktü üstüme Hüzün dalga dalga kaplarken bedenimi Kızgınlıklarım oldu ve sitemlerim Çağlayıp coştum kendi içimde Duymadı kimseler, duymadı çığlıklarımı. Sadece yüreğimle konuştum.. Giderken alıp götürmeseydin ya, Yaşama sevincimi ve hayallerimi Belki biryerlerde, yeniden tutunurdum hayata Böyle boş, böyle amaçsız Sığınmazdım bu ucube karanlıklara. Başım kendi omzumda, alışmışken ağlamaya Taze baharlar sunmasaydın eğer Umutlar ekip, açtırmasaydın beyaz güllerini. Belki yeniden yeşerirdim, Hazan yaprağı misali savrulmazdım, Hoyrat rüzgarlarla.. Anladım ki dönüşü yok bu yolun, Giden gitmişse, Ve geriye ışıksız sabahlar bırakmışsa Toparlanıp yeniden sarılmalıydım hayata, Doğrulamadım. Dizlerim taşımıyordu bedenimi, Kırılmıştı belim. Usulca bakıp uzaklara, bir umut ışığı ararken Nice yitik sevda kervanları geçti gözlerimden Bir pranga takıp boynuma sürüklendim ardısıra Başlangıçsız, bitimsiz bir yol, Ne gam, gitsin gidebildiği kadar.. Aldırma dedim aldırma dilsiz yüreğim Bazen acı da yakışır adama… 26/12/2010 |
tebrikler..