Geçmişe Özlem
Gece gözkapaklarımın üstüne düşerken ağır ağır,
İçimde şizofren bir umut, Güneşin dağların yaşlı beyaz sakallarına vuran ışıklarını izliyorum. Kulağımda sanki hiç uzak kalmamışım gibi çınlayan eski plakların gıcırtısı. Yüksek bir tepeden boğaza karşı özlemlerimi yudumlamak sanki, Çam ağaçlarının kokusunu buz gibi zihnime çekmek. Sanki kayakçılar iniyor şaşalı parıldayan kayaklarıyla, Pierre Loti’den Haliç’e Bazen Uludağ’dan görebilmek Galata’da sürten sokak çocuklarını tüm halisünasyonlarım, Adımlarım Kadıköy’ün arnavut kaldırımlarına sıkışan bir bisiklet lastiği, Ve ruhum,sendeliyorum. Şişli’de,Beyoğlunda,Kadife sokakta bıraktığım kendimi anımsıyorum ve gözü yaşlı sevgililerimi, Onları ve kendimi kandırdığım tüm ikna kabiliyetlerimi, Her kadehte artan sempatik sevimsizliklerimi. Buz tutmuş asfalt yolların üstünden vapurlar geçiyor. Deniz mavisine karışan kaşarlı tost kokusunun, Kıvrak buğusu yuvarlak camda. Seni hatırlıyorum. Tırnaklarım titriyor bulanık manzaranın üstünde, İstanbul yazıyorum.. Demir Ferhat bilal (03-2010) |