Saçlarımda ağarırken zaman
Gün bir küheylan
Ne çıkar
Var mı anlayan

Anlayışınız kıt demiyorum
Ama anlayamazsınız
Sizin hiç olmadı sızınız
Yirmi dört saat çınlayan
Dağları arşınlayan
Ve yakan

Aldırma
Hadi yüreğim dayan

Gözlerine şapkasını indirirken gün
İçime dönüyorum yeniden
Hadi işine diyorum

Bir meze hazırlıyorum düşüncelerden
Ve dans ediyorum yıldızlar arası
Soyunuyorum bir dolunay çırılçıplak
Her şey çok matrak

Bir Adem gibi geziniyorum
Hiçbir şeyin günah olmadığı zamanlar
Henüz gelmemiş oğlanlar, kızlar
Her tarafta konuşulan kuşdili
Adı konmamış suların
Daha bilinmiyor sevgili

Gölgeler geçiyor çalımlı
Kraliçe arı yine alımlı
Kuşlar niyet taşımıyor gagalarında
Henüz hiçbir şey yasak değil
Meyveler çürüyor dalında

O zaman da ters çarık giyiyor şeytan
İnsan aynı insan
Bilmiyor kıyameti
Gamında gizliyor gafleti
Keçi yine bugün ki kadar inat
Hasılı hayatın yok külfeti
Yasak değil domuz eti

Adem’in ayaklarından kayarken yer
İçinde bir köklü keder
Bir an her şey berhava
Çıkageliyor Havva

Güneşte yeniden altın sarısı halay
Gümüş rengi dolunay
Çoğalıyorlar el bebe gül bebe
Bütün yıldızlar gebe

Hiçbir şey anlamıyoruz
Havva koparılmamış üzüm
Adem iki gözüm
Bir güne yeniden uyanıyoruz
Ağlıyoruz ağlıyoruz






Hayrettin YAZICI