ONDAN
Sevdalı her gönül nehir gibidir
Köpürüp kabarıp coşması ondan Dört köşesi mamur şehir gibidir Akar kurumadan çeşmesi ondan Aşka her tutulan kendini yakar Hamlıklar kaybolur benlikler kalkar Aklın almadığı durumlar çıkar Sevenin kendini aşması ondan Allah ayrılığa savsa kulunu Aşkın gemisiyle bulur yolunu Bülbül mekan tutar gülün dalını Şebnemin seherde düşmesi ondan Kim ki tutulursa böyle bir aşka Başına ne gelir diyorsan başka Daha ihtiyardır dengine yaşça Gözünden dünyanın düşmesi ondan Her mevsim kar olur gönül’ün dağı Hazana dayanmaz bahçesi bağı Kurur hasretinden dili damağı Aşkın ocağında pişmesi ondan Çözüp bağladıkça aşkın ateşi Sende gizemleşir bülbül ötüşü İç içe yaşarsın yaz ile kışı Yıllarca mevsimin şaşması ondan Çok konuşsan sır hazinen fâş olur Müjgan kirpiklerin yayı kaş olur Gözükara’m nasıl bunla baş olur Sağken mezarını deşmesi ondan Çark-ı Devran (sy. 45) |