AŞK-I NÂLÂN
Kavrulsun ciğerlerim, Ebu Bekir misâli
Ey Allah’ın habîbi, aşkın beni nâlân etsin! İçime düşsün cemre, hem yaksın hem kavursun Mahrum etme garibi, aşkın beni nâlân etsin. Yeter ki O dilesin, “olmazlar olur” olur Âşıklar kervanına, beni de kat Sen n’olur Onca kalpteki yara, o zaman derman bulur Ey gönüller tabîbi, aşkın beni nâlân etsin! Yeter ki sevmeyi gör, hazza döner elemin Kader denen meçhulü, çizdi kudret kalemin Canlı cansız ne varsa, on sekiz bin âlemin Yaratılış sebebi, aşkın beni nâlân etsin. Kimseye yer kalmasın, öyle kalbime dol ki Seveni mahrum etmez, bu yol öyle bir yol ki Onun Leylâ’sı Leylâ, benim LeyLâ’m Sen ol ki Çöldeki Mecnûn gibi, aşkın beni nâlân etsin. Her şeyler O’nun için, bütün gözler âdemde Bol bol akıt gözyaşın, olmaz deme bu demde Yâre doğru yürürken, bastığın her kademde Olam ayak türâbı, aşkın beni nâlân etsin… 19/10/’10 Hanifi KARA |