Gidiyorum!
Gidiyorum bu yerlerden.
Kıskançlığın olmadığı yurtlara gidiyorum. Kimsenin kimseyi kovmadığı, horlamadığı yerlere gidiyorum. Gidiyorum! Güçlünün güçsüzden yana olduğu illere, Çocukça duyguların hüküm sürdüğü meydanlardan, Taşlaşmamış duyguların, Sönmemiş sevdaların sokaklarından geçerek gidiyorum. Kıvrıla kıvrıla uzanan yol boylarında, Sarmaşıklar arasından, Çiçekli bahçelerin, Leylakların kokusunu içime çekerek gidiyorum. Gidiyorum! Şerefin paradan daha değerli olduğu mekânlara, Gelmemek üzere, dönmemek üzere... Herkesi anlayabildiğim, Herkesin beni anlayabildiği uzak diyarlara gidiyorum. Yalanlardan ırak, kibirden azade, Adam gibi yaşamak için gidiyorum. Tertemiz bir sayfa gibi, Bembeyaz bulutlar gibi, Yeni doğmuş bir bebek, Özgür bir kelebek gibi Uçarak gidiyorum. Bir mahkûm, Bir suçlu gibi kaçarak, Eşlik etmek isteyenlere Gönlümde yer açarak gidiyorum. Belki de ölümdür gittiğim yer, Ya da ölmeden gidilemeyecek bir yer... 08/2010/Konya |