YAYLALAR
Şölen idi baharımız yazımız
Bize küskün coştuğumuz yaylalar Koyun sağdı gelinimiz kızımız Nerde ayran içtiğimiz yaylalar Sürmeli ceylanı oynak cereni Süslerdi çimenle çiçek yöreni Unutulmaz ahd u aman vereni Dosta sofra açtığımız yaylalar Uçan talih kuşu konar mı başa İsimler verirdik ağaca taşa Binboğa’dan göç olurdu Maraş’a Garip kaldı geçtiğimiz yaylalar Gamze sitem oku gözler gülüştü Verdiğin o mendil aklıma düştü Kaç seven del’oldu yollara düştü Sevdalanıp düştüğümüz yaylalar Laleye karışır sümbül kokusu Çekilir yürekten gurbet dokusu Çağıl çağıl türkü pınardaki su Yudum yudum içtiğimiz yaylalar Başın karlı döşün yeşil bağlardı En tekin en cömert yüce dağlardı Karlar erir derin dere çağlardı Sevinirdi seçtiğimiz yaylalar Şekli değişince eğlencelerin Anlamı değişti her türlü yerin Hala Gözükara yaylalar serin Konup konup göçtüğümüz yaylalar Çark-ı Devran (sy. 97) |
Verdiğin mendilin aklıma düştü
Kaç seven del’oldu yollara düştü
Kara sevda düştüğümüz yaylalar
Sümbüle karışır kekik kokusu
Cezbeden insanı yeşil dokusu
Tutar türkü söyler pınarda ki su
Yudum yudum içtiğimiz yaylalar
---------
OZAN YÜREKTEN SU DAMLASI SANKİ...
KUTLARIM.