Sokak Çocukları
Sıcacık evler, okullar,
Eğlence salonları değil, Bizim mekânımız. Savrulmuşuz kanunsuz meydanlara, Kirli caddelere, karanlık dar sokaklara... Soğuk ve bozuk kaldırımlarda, Viranelerde kaynar bizim kanımız. Sayımız belki elli bin, Belki daha çok... Lakin yok hükümetimiz, Yok bakanımız; Olmadığı gibi anamız, babamız... Biçareyiz çıplak ve aç, Kedi, köpek yavrusu değil, Korunmaya muhtaç, Biz de sizin çocuklarınız! Zordur sokakların çocuğu olmak, Sanmayın beni onlardan biri. Dertlerim, sıkıntılarım belki onlardan çok; Ama ben gömülmedim daha, Gömülmedim karanlıklara diri diri! Dayanılır gibi değil, Sokakların çocuğu olmak. Hoş, bizi anlamak için bile Harcamazsınız ya emek; Yine de bir sorayım: Siz kalıp da günlerce aç, Aşırdınız mı bir büfeden kuru ekmek? Mukavadan yaptınız mı yatak, yorgan, Ya yastık, taştan? Sahi, bilir misiniz horlanıp küçümsenmek, Nasıl hasta eder adamı? Ve bilir misiniz buna tinerdir tek ilaç? Ey zalimler, Var mı içinizde, Benim kadar iyi bilen İnsanın insana ettiğini, Çöplüklerin cömertliğini, Kan kardeşin mertliğini! Siz nereden bileceksiniz. Yer üstündesiniz, Nereden bileceksiniz yüreğinizdeki kiri, Gömülmediniz ki siz bizim gibi, Gömülmediniz karanlıklara diri diri! Necip Zeybek |