Filistin'de Kurbanlık Kuzular
Bir kasap,
Sallayarak elindeki satırı, Kovalıyor Filistin’de çocukları. Tir tir titriyor ürkek güvercin yürekler, Uçamıyor çoğu, tüysüz çünkü daha kanatları. Yakalananların akıtılıyor al kanları… Kapatınca gözlerimi, Ölmüyor çocuklar; Ama durmadan debeleniyor, Yeri göğü titretince o ses, Parçalanıyor kafes Nefes nefese kaçıyor herkes. Duyulmaz oluyor bir nefes Daha sıkıyorum göz kapaklarımı, Gayrı ne görüyorum bir bir eylem, Ne de işitiyorum bir söylem. Uçarak siliniyor çünkü her nesne! Ama ebediyen kapanan benim gözlerim değil ki , Açınca gitmemiş bir yere çocuklar, görüyorum, Ve diriler deyip rahatlayacak oluyorum, İnadına büyüyor kara, ela badem gözler, Durmadan büyüyor bebekler, Yuvarlanıyor misket gibi yuvasında iri iri; Sığmıyor sonunda aklarına. Can dayanmıyor çocuk çığlıklarına, Öyle tiz öyle acı... Saplanıyor yüreklere tarifsiz bir sancı. Kesilse de çocuklar, kesilmiyor sesleri... Ve buz kesilen kar gibi, Göğsümde donuyor son nefesleri! ... Dayanamayıp kapaklarını sıkıyorum gözlerimin, Sıkıyorum boğazını sıkar gibi, İnsan kasaplarının. Kan oturuyor çanaklarına, Lanet olası yine görüyorum: Eksiliyor çocuklar; Eksildikçe çocuklar artıyor cellâtlar. Sırıtıyor elinde satırı sallarken her biri. Kesiliyor ana kuzuları üçer beşer; Ama kesilmiyor bir türlü feryatlar! Kapatıyorum gözlerimi; Ölmüyor çocuklar; Ayağı kırık atlar gibi debeleniyor, Daha ne istersin be zalim, Kestiğin bebek bile değil, gayrı cenin, Öyle körelmiş ki giyotinin, Canı çıkmıyor bir türlü Filistin’in... Açıyorum gözlerimi, Boğazlanıyor, kimi sokakta, kimi okulda... Kim boğazlıyor kimi? Dünya görüyor, duyuyor, biliyor; Ve bir film gibi seyrediyor, Sadece seyrediyor... 10.1.2009 / NECİP ZEYBEK |
Canı Gönülden kutlar Tebrik ederim
Selâm ve Duâ ile Kalın sağlıcakla.