Biz Aydınlıkta Yürürüz
Ey sokak lambası gözünü dört aç
Duvağı kaldırıldı gecenin... Rüyalar yoksullaştı, Çanağı delindi göğün! Bulut kamburlaştı, yağmur toprağa kavuştu, Bu köhne viraneden bir söz daha uçtu, Aşk yoncasından bir yaprak daha düştü... Bakışlar değişti; yürekler ağırlaştı, Korkular duvara yapıştı, Mavi kendince koyulaştı, Yalan da yalancının başına taç oldu... Eksildik... Evet, küçük öyküleri dinlemekten eksildik... Oysa ki, eksilen biz değildik; İhanet ustaları, çıkar peşinde koşanlar, Ve aynayı kırıp sırrını saklayanlardı... Şimdi görüyorum ki; Her yalanla, her kötülükle büyüyor küçülmeler... Küçüldükçe küçülenlerin yanında Çoğalıyor, çoğaldıkça kocaman oluyoruz bizler... Adamız; insanız, ilkeliyiz Çünkü biz Atatürkçüyüz... Ata’mızın Türkiye’yi emanet ettiği yürekleriz, Dünyayla yarışırız, yarıştıkça büyürüz... Dipsiz kuyuda boğulurken onlar, Biz aydınlıkta yürürüz... Rukiye Çelik/ANKARA 09.07.2010 |