1943
Kızaklarla ölüler taşınıyor ağır aksak
Bitkin yüzlerde beyazı bu kadar solgun görmedi hiç insanlık Kaç kızıl ekim geçtiyse sararmış takvim yapraklarından Adı hep çırılçıplak bir sızıydı savaşın Öyle suskun bakma yüzüme kafası üç numara traşlı güzel kız Şu üşümüş ellerindeki ekmek kuponlarına göz dikmişken akbabalar Yine hiç eskimeyecek kelimelerle anlat bana o amansız kışı Ve alev kusan silahların gürültüsünde dimdik duran Leningrad’ı Bozuk bir konservenin kapağı üzerinde yazdığın son mektubu bir daha oku Mahçup bir misafir gibi sessizce dururken şöminelerde odunlar Ne kadar üşür ve ne kadar sevişirdik bir bir anlat bana Köhnemiş evlerdeki hayaletlerin kırgın düşleriyle birlikte uyurduk Saçlarındaki kardelen kokusunu buralara kadar taşımış rüzgar Onunla avunuyorum Yuvasına küskünlüğünü unutmuyor bir türlü guguk kuşu Saatten haber vermez oldu Kırık votka bardakları gibi can yakıyor gece Etime ağır ağır ilişince Yüzümde karanfil kızıllığı yaratan o mayıs güneşini yeniden görmeliyim seninle Ve o ışıltılı meydanlardaki kalabalıkla birlikte yürümeli yeniden gülümseyerek İzbe sokaklarda öğütülmeden hatıralarım Ve soysuz yüzlerde irinsi bir bakışla örselenmeden umut Düş yollara kadınım Bu yabanıl çağa insansı bir sıcaklık katmak için SARP ÖZDEMİR |
düş
ün
me
düşş....
Sarp tadında ...
anlamında
diri
genç kadınların memeleri gibi taze..
kalitesi çok sinir bozucu
ancak bu adamın hamurunda var şairlik ressamlık
ADAMLIK...