yakamoz çağrısımaktulün yakınıdır mutlak dizindeki karıncalar ağrıyan eskitir zamanı ağlayan unutur gül çocuklarının cücesidir yeni güne inat ölüyorum usul usul yağmurdan düşmüşüm hava su ve bulut can evimden vurun bakarsınız ikimiz papatya toplarken ölürüz katilimiz olur çocuklar yuvamızı basar iri kızıl karıncalar şimdi zahirde yüzümü yıkadığım çeşme ele vermeden beni çekip gitsem avuçlarından içinden çıkılmazın gömsem ellerimi toprak büyütse mevsimli mevsimsiz dudaklarını öpsem denizin martının tuzun mutlu olur muyum bilsem bildiklerimden ortancaları seven kaşını gözünü üzümün ah bereketi senden bu geceler benim velinimetimdir leyli yalnızlığımın en derin yeri ey tebaası gönlümün yurduna dön |
şiiri hissederek yazıyorsunuz...
ne yazsanız boş durmuyor sayfalarda, yüreklere sesleniyor her sunumunuz...
iyi ki varsınız diyorum
şiirin gerçek aynası....