Haksızlıklara karşı sesini yükselten,
Hak ve adalet için yürekleri dirilten,
Dini inancı, mezhebi ne olursa olsun,
Dünya dinlerine kucak açan İstanbul.

Sevgi, kardeşlik şarkılarını haykıran,
Bütün milletleri bağrında barındıran,
Şairleri, yazarları şemsiyesi altına alan,
Tarihin derinliklerine güvercinler salan,
İnsanlığa barış elçiliği yapan İstanbul.

Sevgilileri, Sadabad’da el ele yürüten,
Aşk mahkûmlarını sinesinde gezdiren,
Susuz kalplere sevgi yağmuru indiren,
Gönülden sevenlerin ilacı olan İstanbul.

Aç, susuz, garip ve yolda kalanlara,
Sadaka taşlarıyla yardım sunanlara,
Boynu bükükleri bağrına basanlara,
Kuşlar için bile vakıf kuran İstanbul.

Tüm medeniyetlerin beşiğini sallayan,
Bütün insanları incitmeden kollayan,
Dünyanın ücra yerine yardım yollayan,
Garip insanları bağrına basan İstanbul.

Medine sözleşmesini yüreklerde yaşatan,
Dünya insan haklarını çepeçevre kuşatan,
Tevhit bayrağını kıyamete dek elinde tutan,
Din, sınıf ayrımı yapmadan seven İstanbul.

Karadeniz’den gönüllere rahmet indiren,
Üsküdar’dan boğaza esen rüzgârı dindiren,
Boğazın derinliğinde vapurlarını yüzdüren,
Boğazıyla, kıvrım kıvrım kıvrılan İstanbul.

Ayasofya’n, Topkapı Müzen, Sultan Ahmet’in
Müzelerin, camilerin, kiliselerin ve havraların,
Tarihin tapusu olmuş senin sarsılmaz surların,
Beyoğlu’ndan dünyaya elçiler sunan İstanbul.

Üsküdar sahilinde martıların hep kucaklaşır,
Haliç boyunca lalelerin sevgiyle kucaklaşır,
Çocuklar, parklarda kuşlar kadar özgürdür,
Hırçın esen rüzgâr dünyalar kadar özgürdür,
Sevgi şarkılarını dünyaya haykıran İstanbul.

Uçurtmaların semaya barış sinyalleri gönderir,
Bin bir türlü kuşların kanatlarında kümelenir,
Çamlıca Tepende ise enfes çayların demlenir,
Martıları mavi denizle kucaklaştıran İstanbul.

Üç kıtanın suyuyla harmanlanan koca şehir,
Bin bir kültürün suyuyla mayalanan şehir.
Senin ay gibi temiz kalbin herkesi kucaklar,
Garibanın evinde bile umutla tüter ocaklar,
Sevgiyle uzanır, bereketli suların İstanbul.

Lalelerin, sümbüllerin lale devrine götürür,
Tarihin derinliklerinde sandallarını yüzdürür,
Kuşlar kanatlarında altın muhabbet gezdirir,
İliklerine kültürü nakış nakış işleyen İstanbul.

Her köşende ilahi emrin sedası yükselir,
Uçurtmaların göğün derinliğine süzülür,
Karadeniz’den Marmara’ya akar balıkların,
Marmara’nda yüzer, kardeşlik sandalların,
Tüm denizlere barış elçiliği sunan İstanbul.

Ağlasan senin acınla kalbi titrer dünyanın,
Gülsen güller açar yüzünde tüm dünyanın,
İnsanlık ağladığında senin kalbin de ağlar,
İnsanlık güldüğünde gözlerin aşkla çağlar,
Seven gönüllere bereket indiren İstanbul.

Topkapı Müzen kültür başkentliği yapar,
Tarihin unutulmuş mirasına kapısını açar,
Tiyatroların, sinemaların âleme sevgi saçar,
Sessiz yüreklerin sesi olan güzel İstanbul…

7.04.2010
Akdağmadeni