HER ŞEY UAZAK KALSA DABüyürken sere serpe, kendi öz yatağımda , Düşürdün tırpanına, tam gök ekin çağımda ! Bilemedin, kendimi, nasıl böyle aklarım , Biçtin ot niyetine, olmadan başaklarım. Göğsümü gere gere, açıyorken poyraza , Bırakmadın düşeyim, şöyle güzel bir yaza. Bir sevgili koynuna, daha bile girmeden , Kaldı memede sütüm, daha emziremeden ! Devrilseydi başağım, devrilir gibi saçım , Seni görene kadar, kendimdendi ilacım. Zaten derdim de yoktu, yüz vermezdim kedere, Çok geç anlamış oldum, ansız düşerken yere ! Kim bilir ki, aslında, suç işler büyüyerek, Sen biçtin ve kurtuldun, varlığımı keserek. Senin elinde böyle, ağır olurken yaram, Bitti dediğin anda, başlar benim maceram... Her adımda, acıyla, koparken bir yanımız ! Hangi hoyrat ellerle dövülür harmanımız? Boşa çaba harcarlar, tane vermez başağım , Kimler, nerden bilecek, bir zalime aşığım... Bilmem ben ağlamayı, n’olur yerime ağla ! Değirmenin suyunu, hiç olmasa sen bağla. Ağlayarak geçerken, hayat değirmeninden, Yine de sen tutsaydın, ağrıyan yerlerimden... Ayak direrken aşka, sen oldun ilk göz arım ; Her şey uzak kalsa da, yakın olsun mezarım. Hayrettin YAZICI |
Muhteşem benzetme.
Tebrikler.
SAYGILARIMLA.