BEN VE YAĞMUR HIRSIZI
Bakma yalnız göründüğüme
Aslında çekinmeyip içeri girdiğinde Kaybolabileceğin kadar Kalabalık bir adamım Şahidim yok; sana gösterebileceğim ama İnan bana! Sıklıkla yankılanır boş koridorlarımda Yolunu yitirmiş yabancıların, düzensiz ayak sesleri… Bu ücra izdihamda bende kaybolurum bazen Ve bulduğum; En kuytu köşenin karanlığına gizlenip Israrla susarım Çünkü ben sustuğumda; Derin bir anlamın esaretinde, tutsak olur sessizlik Konuştuğumda, kör kuyular yedi renk ışıklarla dolar Ağladığımda, üşüten zararsız yangınlar çıkar… Haydi…! Göreyim seni, son bir defa, ne olursun Benim için yağmala şu sağanak yağmuru Ve seni adi, çürük dişli, pis tebessümlü hırsız Neyi bekliyorsun hala? Çaldığın serin sulardan döksene üzerime Bak! Bende sana söz, karşılığında Daha önce hiç görmediğin Narin bedeni henüz hazanı solumamış Çuvallar dolusu, güneşle boyadığım Sarı yapraklar getiririm omuzlarımda… MEHMET AKİF ÇETİNAKAYA |
Sevgiler...