ÇOCUK ŞİİRLERİ
GÜZEL BEBEĞİM
Aç kollarını Gel gucu gucu. Sevenlerini Bil gucu gucu. Beşikten atla Oyna kâğıtla Konuş ağıtla Dil gucu gucu. Öfkelenince Yer verme hınca Gıdıklanınca Gül gucu gucu. Eylenir mi zem? Oyuncağın hem Emziğini em Al gucu gucu. Ne güzel huyu İç sütlü suyu Ninniyle uyu Dal gucu gucu… Hanifi KARA SAKLAMBAÇ Gel seninle gül çocuk Saklambaç oynayalım. Kırmadan hiç kimseyi Saklambaç oynayalım. Birazcık dışa kaysan Kurala güzel uysan Çıldırdan usandıysan Saklambaç oynayalım. Oyunda olmaz sefâ İstenir orda vefâ Günde en az bir defâ Saklambaç oynayalım. Eline dürüm dürsen Olur mu yolda yersen? Körebe yeter dersen Saklambaç oynayalım. Daldan gözün kıpmazsan Baştan terlik kapmazsan Mızıkçılık yapmazsan Saklambaç oynayalım… Hanifi KARA GÖNÜL GÜLÜ Doğru haberse onda Gerçeğin dili çocuk. Ak buluttan daha pak Allah’ın kulu çocuk. Kıra çıkmış geziye Ayşe, Ali, Râziye O bağlıyor mâziye Âtinin dalı çocuk. O yoksa süssüz konut Sizde kaldı tek umut Yağmaya hazır bulut Gözleri sulu çocuk. Babasını er eden Annesini yâr eden İki gönlü bir eden Sevginin yolu çocuk. Bebek iken belenen Kollarıma dolanan Sevgi ile sulanan Gönlümün gülü çocuk… Hanifi KARA GİLDİK Canımız isteyince Koşar çağlar oynarız. Ebemizi bulunca Gözün bağlar oynarız. Başından fırlar bere Tozlar yapışır tere Bazen düşeriz yere Kalkar ağlar oynarız. Oyunun ebesinde Gözümüz küpesinde Kalenin tepesinde Gildik lığlar oynarız.(*) Açıp açıp bükmeyi Hoş saymayız dökmeyi Pişiririz ekmeği Sonra yağlar oynarız. Haksız yere kızarsa Dili fazla uzarsa Kim oyunu bozarsa Onu yuhlar oynarız… Hanifi KARA Gildik: Misket Lığla: Yuvarla BİZ BİZE Mendili bulmak için Biz bize oynayalım. Oturalım berâber Diz dize oynayalım. Oynarız neler neler Anneler çocuk beler Karışmasın kimseler Göz göze oynayalım. İyice bizi yorsun Yeniden oyun kursun Oğlanlar uzak dursun Kız kıza oynayalım. Oynamayan ayının Ne işi var dayının Kuralı var oyunun Yüz yüze oynayalım. Aramızdan çekil de Amuda kalk dikil de Samimi bir şekilde Öz öze oynayalım… Hanifi KARA KÖREBE Geliriz bir araya Oyun kurar oynarız. Elde filemiz yoksa İpi gerer oynarız. Mendili güzel sakla Bazen atarız takla Elle değil ayakla Taşı sürer oynarız. Gelince bize sıra Batar çıkarız tere Bazen olur ki yere Kilim serer oynarız. Körebeye fiske vur Yeniden bir oyun kur Bitince birinci tur Yine girer oynarız. Kollar bitişik belde Görelim biraz yelde Bazen toplu bir halde Bazen birer oynarız… Hanifi KARA BADİ BADİ Gülücükler saçarak Kollarını açarak Badi badi kaçarak Nazlıyor annesini. Arı gibi petekte Her an için atakta Gözü ile yatakta İzliyor annesini. Emziğini emerek Daha neler umarak Güya gözün yumarak Gizliyor annesini. Altında naylon bezle Bazen yürüyor dizle Emmek için dört gözle Gözlüyor annesini. Edeye bak edeye El eyliyor dedeye Geçse öbür odaya Özlüyor annesini… Hanifi KARA NE AFACAN Beşiği ninniyle sallansın ister Ne afacan çocuk ah seni seni. Dört elle sürünür kucak açana Ne afacan çocuk ah seni seni. Sakız gibi emziğini çiğniyor Kedi gibi topu ile oynuyor Kazandaki bulgur gibi kaynıyor Ne afacan çocuk ah seni seni. Oldukça onurlu başını eğmez Ağlamasın diye kimseler değmez Öyle yaramaz ki avuca sığmaz Ne afacan çocuk ah seni seni. Değnekten yaptığı atına biner Anneyi, babayı nazıyla yener Boyundan da büyük işleri dener Ne afacan çocuk ah seni seni. El üstünde gezer baladır adı Yaşı büyüdükçe değişir tadı Onu susturamaz ne şah ne kadı Ne afacan çocuk ah seni seni… Hanifi KARA AH KEDİM Kaçırdın mı avını? Vah kedim güzel kedim. Neyi beklersin Hâlâ Ah kedim güzel kedim. Bu gün verilmez etin Senin işlerin çetin Pisik omaçın yedin Oh kedim güzel kedim. Güzel bekle evini Gizli tut miyavını Yakaladın avını Peh kedim güzel kedim. Sona erince hırsın Ne konsa onu yersin Dinlenmek mi istersin? Eh kedim güzel kedim. Kedilerin özeli Vanlı, Muşlu, Rizeli Benimki en güzeli Şah kedim güzel kedim… Hanifi KARA |