SEN GİTTİĞİNİ SANDIN
Ah sevdiğim
“Can” dediğim Sırra kadem basmış gündüzlerimin güneşi Karanlığı aşikâr gecelerimin Parlayan tek yıldızısın sen Geceler boyu Soluksuz seyrederim ben seni Her seyredişim bir şiir olur Başı sen, ortası sen, finali sen Kumdan bir saat gibidir düşlerimdeki vuslatın Biter kum, çeviririm saati Bıkmadan usanmadan Sensizliğe uyanışlarım Bezen bir kardan adam bıraksa da kirpiklerime Sen gözbebeklerimde hemen dönüşürsün bir kardelene Aslında benimki Ne aramak seni, ne de beklemek Hiç gitmedin ki! Gitseydin Hâlâ mavi olur muydu bu kentin denizleri Serçeler şakır mıydı adını Sen kokar mıydı bütün güller Ruhumun efsun gözlü kadını Sen gittiğini sandın, yanıldın Oysa ben Batırmıştım bu şehrin seni taşıyacak gemilerini Yakmıştım otobüslerini Raylarını sökmüştüm trenlerin Bu şehirden seni götürecek tek şey yüreğimdi Onun da kaptanı benim Sen gittiğini sandın, yanıldın Yanıldın sevgilim Bir gün gerçekten gittiğinde Bir salâ okunur bu şehrin minarelerinde Solar gözlerimde açan kardelen Çığ düşer kirpiğimden makbere İşte o gün gitmişsindir sen Ve bil ki o gün ölmüşümdür ben İHSAN TURHAN |