şiir kıvamında
I/hüzün
ay düşer, toprak yarılır şiirimin imge coğrafyasında. anlamsız ve önemsiz günbatımları, donuk akşamlar kimliksiz geceler, mavimsi ekşiliğini büyütür acının. sözcükler ağu içer, sürme çeker hüzün karasından. tarihin ve talihin gölgesinde uzayan kuşku yumağı, eski bir zamanın kuytu uzamında; ki saçları kavruk gözleri tandır, uyaksız ve imgesiz el değmemiş bir sükunetle süzülür içine yalnızlığın. söze çöken tortunun şiirimsi dudakları gelgit imgeler bırakır yaşamın seyir defterine; ki anlamı kendince anlamsız,savruk dili yitmiş, yazgısız ve yargısız bir tirat, bir anektot düşürür tuzlu maviliğine acının. bir fersah uzakta kendisiyle sevişiyor hüzün. hüzün yıllanmış şarap tadında; ki ay üşür. yalnızlık eylül sabahında geceden tutuşur. şiirim, kanatlarında gizlenmiş nisan yağmuru, yolunu kaybetmiş serçe ürkekliğinde; ki böğürtlen çalmış ekşimsi kızıllığına ağlar. bir mil uzakta doğum sancısı çekiyor hüzün. toprak kerbela susuzluğunda; ay tutulur. sessizlik, deseni kil ve külden dokunmuş iki başlı kılıç gecenin koynunda; söz biçilir. emek ve alınteri; ki hiç bir çimen yeşermez çiğ damlasında, hayasız sularda akıp gider. zaman dursun istiyorun; ki başım dönüyor. matem çayını tomurcuksuz düşlerden demliyorum; tadı damağımda barut kokusu, acımtrak. genzim yansın istiyorum; ateşi olan var mı ...şiir kıvamında! |
matem çayını tomurcuksuz düşlerden demliyorum;
tadı damağımda barut kokusu, acımtrak.
genzim yansın istiyorum; ateşi olan var mı
...şiir kıvamında!
-----------------en kuytu köşelerde demliyorum geceyi sabaha..
içerken yudum yudum, dilde bıraktığı bakır tadı..
kutluyorum dost kalem.uğur böceğiniz yaşamınızdan eksik olmasın..saygılarımla.