FincanlarŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Köyden şehire ilk gidişimle ilgili hatıralarımdaki izleri telefon direkleri ve üzerlerindeki fincanlar çizdiler. Aklıma ne zaman bir yolculuk gelse, gözlerimin önüne fincanlar dizilir
Issız bir gecede uykuya vardım,
Düşümde arkadaş oldu fincanlar. Buğulu gözlerle seni arardım Gördüm ki gözyaşı doldu fincanlar. Kıvrılarak gider, akarsu gibi, Teller ne bilsin ki kederi derdi? Dağların başında varlık sebebi; Gönülden gönüle yoldu fincanlar. Hüzünlü bekleyiş kadermiş ona, Bazen rüzgâr dostmuş, bazen fırtına… Açıp ellerimi, salladım yine Irganıp uzaktan güldü fincanlar. Anılarla yüklü durur yerinde, Yerinde yel eser günün birinde. Bıraktığı izler epey derinde Zaman geldi, sonra öldü fincanlar. (2009/8/Konya) . |