Dokunsan yanarım, gidersen üşürüm ben
Gözlerin değse gözlerime, başım eğilir benim
Bakamam gözlerinin derin perdelerinden içeriye Uzatsan ellerini tutamam heyecanımdan Öyle dona kalırım ellerinin boşluğu arasında Biraz daha yaklaşsan tutuşurum aşkın firakıyla Ve dokunsan yanarım kor bir alev gibi derinden Ne olur nasılsın deme sevgilim! Dilim iyiyim deme refleksini gösteremeyecek Sadece sus ve kalbimin ritmi daha da artmadan dur orada Biliyorum sıkılacaksın her zamanki gibi suskunluğumdan Yine çekip gideceksin çok uzaklara Yamalı yüreğimin çukuruna düşeceğim gidişinle Gitme kal deme cesaretini de bulamayacağım kendimde Utancımdan başım önümde, kısılır dudaklarım Ve gidişini seyredeceğim gözlerimin taşkın tavlıyla Kalırsan yanarım, gidersen üşürüm ben Ateşle buzun arasında ki boşluktayım şu anda Ne git demeye, nede kal demeye varamaz dudaklarım Biliyorum sen her zamanki gibi gideceksin! Sana dur deme kadehinden bir yudum umut yudumlayamayacağım Yine boynumdaki utangaçlığın kolyesini düşüremeyeceğim Ardından yürüdüğün kaldırımlarda izini takip edeceğim Gidişe attığın her adımda üşüyeceğim Yaklaştığım her adımdaysa yanacağım Ne git, nede gitme Bırak kalayım ortasında bu aşkın Dokunsan yanarım, gidersen üşürüm ben… |