KAFESİN İÇİNDEN
“Sana; ne yazdıklarım seni anlatabilir,
ne de sen anlattıklarımdan bir şey anlayabilirsin. Sen sadece benim, yaşadıklarımda ya da yaşayamayacaklarımda gizlisin.” (duymadın bu sabah günaydın dediğimi, uyuyor musun) sana mavi masallarıma yerleştirilmiş, ağaç dallarımdan sesleniyorum karanlıklarımda aydınlık ol ya da hürriyetime çıksın adın, demiyorum düştüğü zaman gözlerime, sadece satır başlarımda kalmasın gözlerin beni yazılmamış sözcükler ve ses verilmemiş seslerden tanı diyorum … anlıyor musun. anlıyorsun işte ne renkti sevdiğim şehrin bulutları, karşı sahilini çoktan unuttuğum havası deniz suyu kokardı galiba, mevsimleri bahar mıydı soluduğum bunlarla parçalanıyor düşlerim benim, hasretim gölgesiz koca bir çınar her biri çiy tanesi olup büyürken yapraklar, ne kadar kötü üşüyorum … biliyor musun. biliyorsun işte buz tutmuş damar yollarımda buzkıranım yok, tek başıma korkuyorum bin halay çekilse bile etrafımda, en uzak kuytuya saklanıp susuyorum yani düşman başına desem yakışmaz ki, hasretin sadece bende kalmalı ve bundandır işte her sabah sana, ucu yanık kokulu çiçekler yolluyorum … duyuyor musun. duyuyorsun işte denizin dalgaları boğazımıza kadar anason bastıkça, nasıl da gülüyorum karşımızda gün batırırken kucak boyu öteler, ben menekşe topluyorum rüzgarın uçurması bahane saçlara, maksat alnın gece ateşinde yansın çünkü ben öyle seviyorum ve şimdi senin en sevdiğin şarkıyı söylüyorum … dinliyor musun. dinliyorsun işte pencerenden giren seher yelidir sesim, her makamda üstünü örtüyorum gözlerin tavanda ve yüreğinde acabalar, ama aynı filmi bende izliyorum birden dallara uzanıyor ellerin, koparmak değil okşamak için bereketi içim nasıl dağılıyor o an, çöl sıcağına düşen kutup beyazına dönüyorum … hissediyor musun. hissediyorsun işte acıtan zaman ve mekanın dövüşüdür, kurgum boşalmış buna ağlıyorum attığım her adım da ters yöne dönüyor saat, ne yapsam düzeltemiyorum ama bak senin denizlerinden doğan güneş, benim gözlerime de düşüyor kimse uyanmadan sarıl bana, aynı bardaktan içmek için çay getiriyorum … istiyor musun. (yüreğin çok uzaklara dalmış gitmiş, neler düşünüyorsun) Cevat Çeştepe |
duyar