EĞLEME EY DOST
Senden, benden, ondan kurtar gönlümü,
Bağıtlarla beni, eğleme ey dost! Gözyaşında boğup, kalan ömrümü, Ağıtlarla beni, eğleme ey dost! Müşterisiz malla, doldu pazarım, Kimse almayınca, mezar kazarım, Şu berbat halimle, okur, yazarım, Kâğıtlarla beni, eğleme ey dost! Azabı cehlimi kaldır aradan, Rengine gark eyle, aktan, karadan, El âlemden bıktım, çıkart buradan, Ayıplarla beni, eğleme ey dost! Gönül tufanının kesilmez ardı, Dağları dolaştı, dünyamı sardı, Ellerin kervanı menzile vardı, Kayıplarla beni, eğleme ey dost! Lütfüne muhtacım, hayırda, şerde, Sırrında kalayım, sırrını ver de, Nedir aradaki manidar perde, Kayıtlarla beni, eğleme ey dost! Dileğin tümüyle, ruhuma sinsin, Em olsun yarama, ağrılar dinsin, Şifa hazineni, bu göz ne bilsin? Soyutlarla beni, eğleme ey dost! Kaderin özünü, senden bilerek, Her ne yapsan, karşılayım gülerek, Yaralıya; “hele sabret” diyerek, Boyutlarla beni, eğleme ey dost! 15.12.2007…….Mustafa YARALI |
yolcunun yolunda devamı gerek . dosta giden yolun açık olsun
çok mükemmeldi saygılar üstad