ZİNDAN GECELERİNİN BİRİNDE
soğuk,karanlık,hain zindan gecelerinin birinde
hücrede yapayalnızım; saat gecenin efkarlı vakti uyumaya çalışıyorum ama nafile! zelzeleye tutulmuş gibi titriyor çürüyen bedenim... yaraya tuz basılmış misali bir o yana bir buna kıvranıp duruyorum. o an!.. demir pencerenin parmaklıkların arasında; gözlerime ilişiyor gökkubbede asılı dolunay kandilimsi ışığı süzülüyor karanlık hücreme sanki ana şefkatiyle okşuyor çizgiyle dolan yüzümü düşünceler alıp götürür benden beni, tozbembe hayaller süslüyor umutsuz düşüncelerimi bırakırken kendimi hayatın akışına gerçeklerden kopuk bir yolculukta buluyorum kötü,çirkin yok adını koyamadığım bu diyarımda sarılıp avunuyorum, yedisinde çocuğun masumiyetiyle... |