su gülleriyere dökülünce gece sehpada su idamlıkların annesi bir yağmur sonrası boynunda yafta nasıl durur ağlamak gibi çatılardan sızan o kızıl kiremit tozu naz üstümüz başımız güvercin kanatlarından sıyrılan gökyüzü demir parmaklıklara tutunamaz yırtılan bir gömlek gibi ardımdan gelen ah şu su güllerinin kokusu avuçlarımızda beliren kader çizgisidir sorduğunuz derin çukurlarda ten korkusu akıl başka bir yerlerde sanki hayat yok mu var mı önemli mi kedilerin aklını alan güneş benim olamaz olamaz içimde Tanrıdan başka sır |
sıyrılan gökyüzü
demir parmaklıklara tutunamaz
HER DİZEDE AYRI BİR ANLAM VAR YÜREĞİN DERT GÖRMESİN SEVGİLER