ŞAFAKŞafak ilk uyanıştır, O nurun müjdecisi, Sineleri delmeye, yetmez mi? ezan sesi. Müezzin minareden, çağırırken herkesi, -------Birde özel davet var, ihlâsla gelenlere, -------Nefsine ‘arif olup, Rabbi’ni bilenlere Seçilmişse bir insan, gönülden asla çıkmaz, O memnundur yerinden, güzel güzelden bıkmaz. Mir-at’ı mücella’ya, körlüğü olan bakmaz, -------Bunda nice ayet var, ihlâsla gelenlere, -------Her taraf ayna olur, körlüğü yenenlere. Kim bilirse aslını, sen ben kavgası biter, Gönül gülistan olur, Şeyda bülbüller öter, Bir dost, bir post, bir hırka, kanaat mülkü yeter, -------Allah’tan hidayet var, ihlâsla gelenlere, -------Benliğini Tevhitle, öldürüp gömenlere. Gölgeler çekilince, gövde aslına döner, Vahdet sırrı gelince, kesretin sesi diner. En ilahi ilhamlar, âşık kalplere iner, -------Orada bir mabet var, ihlâsla gelenlere, -------Lâf-ı Güzaf tan geçip, özüne dönenlere. Üç kez ölüp dirilir, ölümden korkmayanlar, Azrail’le dost olur, saraydan sarkmayanlar. Dost yüzünü seyredip, gayriye bakmayanlar, -------Aynıyla icabet var, ihlâsla gelenlere. -------“Muti kable…”sırrıyla, ölmeden ölenlere Fâni olan vücudun, Beka’nın efendisi, Tekâmül eden akıl, gönül’ün ta kendisi. Âlemleri kaplarken, yalnız onun sevgisi, -------Ebedi saadet var, ihlâsla gelenlere, -------Mahlûka şefkat edip, HÂK için sevenlere. Mustafa YARALI |
Gönülden tebrikler güzel birörnek
selamlar..........................