Çocukca düş günlüğüm (1)ah be gece gözlü çocuk ! nereye sakladın uçurtmaları kuyruğuna taktığın gökkuşağını erguvan zamanları Kızma sümbüle güle erken açtılar bu sene diye nisan bereketine sakla dualarını sakın alıştırma gözlerini karanlığa inadına sar güneşi sarmala … ve düşür kış ayazı kırılganlıklarına dolunayda çıkma sokağa bir gece vakti ezer seni gölgelerin izbesi... nasıl anlatmalı sana yaşamın güzelliğini ateş sarmışken bu elleri içimizde çürürken yığın yığın cesetler çocuk yürekli yağlı urgan gibi hep boynunda “yarın” denen karanlık kimin ellerinde bilmediğin sana dair krallık nobran kılıklı bir zaman sırnaşırken bahara sen düşlerini ihmal etme akla gelen her nevruzda nemlendirme düşen ateşlerin dumanında gözlerini düşle ! onlar nevruz ateşi… kendi masalını yarat yatmadan önce okumak için ana şefkatinde oku dokunmaz yetimliğin uyu sonra o masalın içinde yıldızlar akıt gözlerinden dünyanın bu kirine dağlara çevir yüreğini fıratın sularına bırak düşlerini onun kadar azgın onun kadar coşkulu ve köpüğünde akla ümitlerini ve gece gözlü çocuk aldanma insan kılıklı kire onlar da bir zamanlar çocuktu tıpkı senin gibi işte sorsan belki hala çocuklar düşlerinde… sevgi kaya “Alın her şeyimi…yetimliğimi, kimliğimi, cinsiyetimi….dokunmayın uyuklayan düşlerime…” |
yıkık bir şehrin
metruk bir düşünde
çığlık sus pus
ağzı yara bantlı direnç
içtiği cigaranın dumanını savuruyor
hiç/sel yokluğun tam ortasına
piç bir mahrumiyet
kanatıyor çocuğun ellerini
uçurtması düş/müş
o çocuk ölmüş
ölü bir gülümseme yüzünde
-yerde-
acıyan postallar kan sızdıryor
çocuğun gözlerine
omzu kalabalık cinnet
dönüp de almıyor o uçurtmayı
üç kere öpüp koymuyor başına
oysa çocuğun uçurtması da Kur'an
kadın memesi kıskaç bir ızdırap
oğul derdi emmek
geleceğe emeklemek
gelecek gelmeyecek
-demek-
uzak bakışların
lanetlenmiş vaftizinde
tas kanıyor
istavroz değişiyor her dinde
dilde çocuk şarkıları
kayıp bakışların arasından geçen
mezarlara raks ediyor
ölüm kadar büyük
çocuk mezarları küçük
oysa çocuk mezarı da mabed
her göçüş doğuşla kutsanıyor
ve kadın bunu biliyor
ve adam bunu biliyor
kutsayan hep biliyor
çocuk bilmiyor
benden
senden
daha çok seviyor tanrıyı
-ölüyor-
oysa yinede bozmuyor sırayı…
...çocuk...deniz diye biliyor beni...oysa okyanusunda boğulmuştum onunla...
sevgili sevgi;
yazdığın bu çok güzel şiirin çıktısını alıp, ders verdiğim bir okulda öğrencilerime verdim...ve hayatlarında neden bir günlük tutmaları gerektiğini , bu şiirle anlasınlar istedim...sevgimle...hep sevgimle...