kimliğimin zavalli hali...
Sahte sözlerle kimsesi duraklar bıraktın soğuk kaldırımlara
Ve kimsenin anlayamayacağı yazılarla sadece sana ürettim sana tükendim… İşgaline hasret İntikama bulanık bir ben Kör uzuvlarıma iç çekişlerle biriken sen Sesi kısık yangınlarda çürüyen, Kuytularda terkedilen isimsiz kimliğim Kötülükler altında ezilir gösterişsiz hallerim… Kalabalık şehirlerden yorgun kasabalara göç eder gibi, Kırvanırken siyah örtüler altında korkularımı bastırmak icin Çıkış yolu bulamazken, Yağmur damlaları düşer düşlerime sonra sırça köşklerime… Üst üste yığılmış hayal kırıklıkları Düzü ters eden çelişkin çekip gidişin Sarmaşık misali sarmışken beynimi Anlamsız kelimeler türer içimden kopan ruh parçalarıyla… Sarılmak tek istek Son arzu içime çekmek doyumsuzluğunu… Dudaklarımda dudaklarından kalma ıslaklık daha kurumadan Gece yarıları bir kaçak gibi kaçırırken uykularımı Avuçlarıma düşer metalin yoğunlu… Sen sol yamacımda uykuya kaçarken Ben korkunun eteğinde izledim ölü masumluğunu Saçlarında yitirdim kimliğimin zavallı halini… Ve her telinde ayrı bir dünya yarattım Gündüzü geceye teslim ettim… Hala özlüyorum senli olmayı Nice yıllara kutlayamadım güne doğumunu Dilimde kemikten parçalar Engel gururum ask-ı ilana… Nasıl istedim karanlığa bir mum yakıp nefesinle şönüşünü izlemeyi Dileklerinde yer almayı … Yine olsam kalabalık odanda Tenine harfler çizcem dilimle Buram buram sen koksam… Sonra dursak öylece güneşe karşı izlerimizi dinlendirsek Aynı bardaktan çay içsek… Herşey mazi denen çöküste Sen en değerli! Duyamasanda hisset Nice yıllara… Güneş sarısı saçlarına, Anılara, Vaatlere, Aldatılışa… Nice yıllara… Karanlıkta boğulan mum ışığına Gidişin büyük bir bitişti… Boşluğa bakan yamacımda tutunamadım… Kaybettim Yenilgiyim… |
vaha...
tebrikle