yeniden
Artık ayıptı sevmek ve zamansız ağlamak
Şiirler yazdım.. Havanın üstüne.. Suyun üstüne.. Ateşin üstüne.. Gidişinin üstüne.. Şiirler yazdım, Sildiğim şiirler, Ettiğim yeminler üstüne.. Anlamın kalbine indim, Çocukluğum, yamalı hırka misali, ömrümün zahidliğine alemet.. Sokağa kayan pencere dibi bakışlarımda, evvelden kalma usulsüz kaçamaklar.. Kafamda henüz yer etmemiş ihanet, günah nedir bilmez kalemim Affa mazhar olmaya ne hacet.. İmkânsız değildi hiç bir şey.. Daha çocuktum… Eridim… Bir yağmur ki yaşamım, Akıp gözlerinin karasından, sana erdim.. büyüdüm… Farkındasın zannediyordum, zahitliğime pırangalar geçirdiğinin, Ellerimin, uzadıkça sana üşüdüğünün, Hatıra her geldiğinde yitip gittiğimin. İliklerimde çıkmaz sokakların soğukluğu, Beni var eden umut, bir gün göz göze gelme korkusu Kaç kez öldürdüm seni severken.. Hüznümün kalbinde buldum yokluğu, Farkına varmayınca avuçlarındaki varlığımın, Kayboldu aklımın çocukluğu.. Artık ayıptı sevmek ve zamansız ağlamak Şiirler yazdım.. Havanın üstüne.. Suyun üstüne.. Ateşin üstüne.. Gidişinin üstüne.. Şiirler yazdım, Sildiğim şiirler Ettiğim yeminler üstüne.. Hüznün kalbine indim Gençliğim, beli bükülmüş garip bir adam misali, ömrümün bittiğine alamet. Beni taşımaya korkan adımlarımda, evvelden kalma zamansız kaçamaklar. Hayalimin ıssız limanlarına henüz sığınmamış ihanet, aşk nedir bilmez kalemim. Geceyi karartan gün aydınlığına ne hacet.. İmkânsızdı her şey.. Daha gençtim… Buz tuttum… Bir fırtına ki yaşamım, Dalgalanıp, bakışlarının çaresizliğinden, sana erdim..küçüldüm… Farkındasın zannediyordum, limanlarımın harabeye döndüğünün Adımlarımın , yaklaştıkça sana ürktüğünün, Mısralarıma kafiye olduğunda, şiirlerin bittiğinin. Durgunluğumda, kimsesiz hatıraların yetim çocuğu.. Beni var eden umut, bir gün daha yaşama korkusu, Kaç kez öldürdüm seni severken.. Mazinin mezar taşında isminin boşluğu Anlamayınca kalemimin senden ötesine varamayacağını, Gençliğim, fark etmeden yaşadı varlığında ki yokluğu.. Artık ayıptı sevmek ve zamansız ağlamak burak ırmak |
elini uzatır gibi ateşe
nefesin hızlanıp
yüreğin sızladığı yer
söz bitmiyor ama
boğaz kurudu çoktan
yazan el
suya uzanıyor
kağıt sabırsız
gönlünce musa-sol...