TENİMDE TUZ KURUSU
/karaya vurmuştum o gün, çırpınıyordum çatlak topraklar üzerinde
belki sonsuz bir rüya doğuruyordum kim bilir, gidişimin öncesinde/ * boş sokaklar, boş pencereler … çekilen perdelerin arkasına saklanan, o çok sevdiğim yüzler attığım her adımda kepenk indiren, ezberimdeki bütün isimler işte aldım gidiyorum en sarsıcı duygularımı, çelik bakışlarımla duvarlarınıza sinmiş sesim gibi, alıp buradan fotoğrafsız uzaklara …. uzak bulutlar, uzak yağmurlar … öğretmişlerdi ama unuttum, ne anlama geldiğini renklerinizin neden bekleyeyim boş yere, dere gibi çağlamasını seslerinizin hiç görülmemiş düşlerle yıkarım yüzümü, soğuk ay ışığına karşı her damlası bin kıvılcım parlatır, içimde patlamamış volkan sıcaklığı …. sıcak geceler, sıcak gündüzler … hayır duvarlarda gölge oyunları yaratmıyorum, yalana kapalıyım dört yanıma düşüyorsun taşıp yüreğimden, güneşle anlaşmalıyım eğilip toprağı öpüyorum önce, sonra başımı kaldırıp gökyüzünü bir ter boşalıyor birden düşününce, senin de aynı sularda yüzdüğünü …. derin sular, derin kulaçlar … deniz olup sarıyor mavi, inci tanesi gibi gülümseyerek zerrelerinde atlarımızı sürüyoruz saklı yalnızlıklara, doyumsuz anaforlar içinde komün saltanatı keyfinde sallanıyor, iki ağaç arasında salıncağımız bir ıssız kumsalda açılıyor gözümüz, yanı başımızda tüterken ocağımız …. tüten bacalar, tüten dumanlar … ne zaman bir gemi geçse açıklardan, gömülüyor başımız kumlara sonra başlıyoruz gündelik yaşama, ben bir şiir oluyorum mesela sonra sen en sevdiğin türkü, bütün yörelerinden birden iklimlerimin günün selamı oluyor duvarlarda, dokunduğunda sazının tellerine sesin …. telde asılı çamaşırlar, telde asılı balıklar … ömrümüz sevişerek böyle yaşanmış, açıyoruz güneşe çamaşırları ama sevda kokusundan buhar olmaz ki, neden tele asıyoruz balıkları birazdan denizden şiirler eser, ilk söz olmak için yeni masallara bir çocuk belki sen ya da benim gibi, sahilde bakarken avucundaki balığa …. * /çatlak topraklarda çırpınırken, buldum kendimi bir çocuğun avuçlarında ne kadar sana benziyordu ya da bana, bu şiir okunurken bakışlarında/ Cevat Çeştepe |