ŞIRNAK'TAN
ŞIRNAK’TAN
Yeni bir gün, yeni bir gece. On dört haziran 2008 yazı. 2008 ‘in Haziranı , Haziranın ön dördü. Şırnak tepelerinde vurdular beni. Cesedimi köpeklere attılar. On dört haziran 2008 yazı. 1982 de doğdu. Yaşadı her insan gibi , Didindi, sevdi, sevildi. Emin Oğlu Kadir Cesaroğlu. Şırnak dağlarında vurdular beni kahpecesine. Cesedimi ; Cesedimi köpeklere attılar. Kancık köpeklere. Dövdü , dövüldü. Şırnak tepelerinde öldü. Allah Rahmet eylesin. Fena insan değildi. Özledi , özlenmedi. Şırnak tepelerinde serdiler cesedini, Yabani nanelere , ısırgan otlarına. Ruhunu sattılar şeytana. Attılar soğuk dağ ırmaklarına. Bir gündü özlediği. Bir seldi sevdiği. Kavuşamadan , kahpecesine vurdular. Bir ölümdü garip , aciz , kahredici. Ağlamadı kimse ardından. Günlerce yağan yağmurların, Çatlaklarında yatan , fotita parçalarından başka. Bir ilk bahar akşamı, sıcak yatağımızda , başın omzumda her zamanki yerinde. Ellerim saçlarında , Gözlerin mahmur Çubuk şarabından. Hayyam kadar mesut , Onun kadar mutlu . Dudakların dudaklarımdayken söylemiştin bana. Çok muhabbet, tez ayrılık getirir diye. Gülmüştüm. Aptalcasına. Çocukçasına. Vurdular beni Şırnak dağlarında , Sessiz , yalnız , sensiz. Gömülmeden gömdüler. Kefensiz , tabutsuz. Ben benlikten çıktım , İçim boş , kalbim boş sensiz. Tüfekler çatılır tarlalarda. Tüfek yağı , kızgın güneş altında, kokar buram , buram. Kırıkkale 1941 , 7.65 Piyade tüfeği. Kaç sefer okudum. Kaç sefer heceledim. Güldüm , Üzüldüm. Senden gelen bir mektupmuşçasına. Bir ağaç. Bir toprak ki nemli. Islak , gebe. Bir şehir ki canlı. Bir şehir ki sessiz. Bir insan ki mutlu, Bir insan ki bitkin, hasta. Tüfekler çattılar Şırnak tepelerinde. Elimde çomak , toprakta evler çizerim. Bahçeler , çocuklar , mutluluklar çizerim. Bir böcek yürür üstlerinde, Art ayakları ince bir çizgi yaparaktan bahçemizde. Çizgileri eker biçerim. Başaklardan ekmek , Bağlardan şarap yaparım düşlerimde. İçer, sarhoş olurum. Namlumun ucunda, seni bulurum sırma elbiselerinle. Dipçiğinde kalbimin acısını, Tetiğinde , yıpranmışlığını. Yürürüz saatlerce. Kuru topraklar , yeşil otlar , bataklar. Birden bir emir: Pusu , Yaaat. Etrafımda kuru otlar. Sert toprak göğsümde. Parmağım tetikte. Ani bir yanma şakağımda. Kızıl ırmaklar akıyor boynuma. Seninle evdeyim. Güneş bir alev , Güneş bir od. Terler damlıyor gözlerime , Tuzlu , buğulu. Seninleyim gönlümce. Sevişmekten yorgun düşmüşüz . Vücudunun sıcaklığı hala üzerimde. Nefes , nefeseyiz. Şırnak tepelerinde vurdular beni. Kahpecesine. Cesedimi , Cesedimi köpeklere attılar. Kancık köpeklere. Dövdü , dövüldü. Sevdi , sevildi Şırnak tepelerinde öldü. Emin oğlu Kadir Cesaroğlu. Atila Bozoğlu – Eski Foça Not: Foça Komando Tugayından güney doğuya gidip de dönmeyen dostlarıma ithaf olunur. |
kalemine yüreğine sağlık
mekanları cennet olsun