-Başlıksız-sarısını dökerken pencereme sevda kırlangıçlar yolluyorum çocukluğuma ah o çınar yok mu devrilirken yarısını bende unutan çıplak ağacın tepesinde unutulmuş kuş kadar üşümüş dargınım kandırılmaya hazır zavallı olma halime koparıyor inancımı göğsümden kaçan sürüler aralıkta donan geçmişim karşılanmayan özlemlerin acısını çıkartırcasına ellerimi bırakan gelecek baş ucumda parıldayan ölüm sırrına gömüldüğüm yastık bir bayram sabahı daha defnedilemeyen yalnızlığım oynatırken nazınla hayat kırlangıçlar beklemekteyim boş pencereden unutanlardan hoş bir seda yudumlarken kahvemi tek başına kırıldığım kadar acısına banıyorum hayallerimi tuzum karışıyor yağmuruma kendime dolduruyorum nefreti bin daha af etme ihtimallerime ciğerlerimi yıpratan deli cesaretime mum ışığından medet uman umman kanatlarını ateşe kaptıran peri gövdesine küsmüş dal kadar çaresiz düşüyorum sancılı boşluğuma 2008-12-08 Sude Nur Haylazca |
kırıldığım kadar acısına banıyorum hayallerimi
tuzum karışıyor yağmuruma
kendime dolduruyorum nefreti bin daha
af etme ihtimallerime
ciğerlerimi yıpratan deli cesaretime
İçli dizeler Güzel yorum Hoş bir fon. Yürek burkan bir hüzün . Yüreğinize sağlık Beğeniyle paylaştım