2
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
40
Okunma
Söylesene;
Ben senin kokunu bile bilmezken
Bu özlem neyin nesi?
Hangi rüzgâr taşıdı içime
Adını hiç duymadığım bir şehrin
Hasretini,
Hangi gece bıraktı kalbimin ortasına
Hiç dokunulmamış bir yarayı?
Ben seni görmedim,
Gözlerimde bir suretin yok.
Sesini duymadım,
Kulaklarımda yankın yok.
Ama bir eksik var,
İnsan kendi içinden eksilirmiş meğer
Bir başkasını tanımadan da.
Bazen kalabalığın ortasında
Durup dururken susuyorum,
Herkes konuşurken
Ben seni bekliyorum.
Neyi beklediğimi bilmeden,
Kimi beklediğimi tanımadan
Beklemek bu olsa gerek.
İçimde bir boş sandalye var,
Adı sen.
Oturmamışsın,
Ama kalkıp gitmiş gibisin.
Ne tuhaf değil mi?
İnsanın hiç gelmemiş birine
Bu kadar kırılması…
Gece oluyor,
Herkes uykusuna çekiliyor,
Ben uykudan kaçıyorum.
Çünkü rüyalarımda
Yüzünü görmediğim halde
Sana rastlıyorum.
Bir bakışın yok,
Ama bakılmış gibi oluyorum.
Bir sözün yok,
Ama içimden bir şeyler eksiliyor uyanınca.
Söylesene;
Adını anmadığım birine
Bu kalp neden bu kadar sadık?
Hangi dua kabul oldu da
Henüz tanışmadığım birine
Bu kadar bağlandım?
Ben seni hayal bile etmedim,
Hayal cesaret ister.
Ama özlemek…
Özlemek kendiliğinden oluyor.
Tıpkı yağmur gibi,
Sormadan yağıyor insanın içine.
Belki sen bir ihtimalsin,
Belki bir yanılgı.
Belki de Rabbimin
“Henüz vakti var” dediği
Bir emanet.
Ama ne olursan ol,
İçimdeki bu sessizliği
Senden başka kimse susturamıyor.
Bazen diyorum ki
Belki de seni değil,
Sende tamamlanacak halimi özlüyorum.
Belki sen gelince
Bu yarım cümleler bitecek,
Bu iç çekişler susacak,
Bu kalp nihayet
Yerini bulacak.
Söylesene;
Ben senin kokunu bile bilmezken
Bu özlem neyin nesi?
Yoksa özlem,
Tanımaktan önce mi başlıyor?
Yoksa bazı insanlar
Kalbe,
Hayata gelmeden önce mi yazılıyor?
Ben cevabını bilmiyorum.
Bildigim tek şey şu:
Adını bilmediğim halde
Kalbimde yerin var.
Ve bu yer,
Kimseye kiraya verilmiyor.
Kadir TURGUT
5.0
100% (5)