0
Yorum
5
Beğeni
0,0
Puan
36
Okunma
Altı yaşında öğrendim babalar da ölürmüş
Gökyüzü güzel, Yeryüzü güzel amenna
Sevdiğim kadınlar, okuduğum kitaplar hepsi güzel
Yolun yarısında öğrendim ,beni en güzel babam severmiş
Öğrendim baba!
Mezarlık dolusu sessizlik , uğultu ve yalnızlığı
Oysa ,bir ihtimal daha vardı
Gözlerinin içine bakıp
Baba seni çok özledim diyebilmek
Kokun tenimin içi kadar yakın
Sen bir çığlık kadar uzaksın
İlk böyle arafta kaldım ben
Umut çatıları kuruyorum gökyüzüne
Bir gün geleceksin diye
Annem de çok dua ediyor sana
Biz seni örgütlü özlüyoruz
Mektuplarım var ,bir de sana
Patlamaya sabırsız birer mavzerler
Okunsalar..
Bir çarmıh gibi asarlar beni dünyaya
Hani okul çıkışlarında babalarını bekleyen çoçukları kıskanırdım ya
Hani yağmurlu günlerde ellerinde şemsiyelerle koşan babaları görürdüm ya
Hani masal anlatan babaların sakallarına dokunan evlatlar vardır
Lügatlar sınırlı bu dizede,
Mayın alanı...
Dokunma baba!
Sevgili babacığım
Her acının sonunda açılan pervazda bekle beni
Bir yaşam vardır bölüşülmeye hazır
Sorarsan beni
Dünya zifiri bir karanlık
Solgun bir kızıllık içindeyim
Fakat varlığın,yaşamı anlamlı kılıyor
Seni düşünmek şüphesiz mutluluktur,bu dünyanın ıssızlığında
Gitme!
Biliyorum gideceksin..
Bunca yollar geçtim
Bunca çığırlar aştım
Bunca kıyıya çıktım
Ne vakitten anlarsın
Ne bayram bilirsin
Ne gündüz ne de gece
Nereye vardıysam, hüzün kervanları gördüm
Seni gördüm
Seni gördüm
Sen bu mısraları okurken
Ruhum lambanın altında yarı üryan
Dünya,fani bir İstasyon radyosu
Rayların tomurcuk açtığı seslerdeyiz
Gitme!
Biliyorum gideceksin....