11
Yorum
32
Beğeni
5,0
Puan
609
Okunma

Zamanın ölçemediği tek andır sevda..
Ey göğsüme sığmayan kalbimin hem yangını hem serinliği
Ey saçlarının kokusunda
bin yıllık ormanı saklayan dağ kekiği
Adını söyleyince başlar içimde akmaya masmavi nehir
akşamın gölgesinde boylu boyunca uzayıp gider yüzüme gülen suskun anılar
bütün saatler
bütün takvimler
bütün tarifeli trenler
hep orda uyanır ömrümün vakitsiz sabahları
Ve senin ilk defa ellerimden kavrayıp bana gülümsediğin ana dönüşüyor bütün zaman
Ey rüzgara sığınak olan, yağmur damlalarından sonra
toprağın kalbine değen
sıcacık huzurlu ellerin sahibesi
Ey ruhumun en derin kıyısına süzülen gizemli ışık
Sabrı kapı eşiğinde ki taşlara işleyen annenin
göz yaşını gül eyleyen bekleyiş
Bir halkın umudunu diri tutan
bir mumla bin yolu aydınlatan
esmer çocuğun dudak kenarında ki isyankar gülüşü
Nasırlı elleriyle zamanı paslandıran
duvara özgürlüğü resmeden mahkumun
direnci
nefesi
mürekkebi
yaşama hevesi
Sen geçince kısalır kaldırımların mesafesi
Ateşle yazılmış harfler dua gibi çöker her akşam üstü
karanlığın omuzlarında yükselir zılgıt sesleri
Un ufak olur mapushane taşları
Uzar yeniden
meyveye durur zeytin dalları
Kanatlanır yaralı barış güvercinleri
kırar bendini zalimin zinciri
unutulur yakılmış köylerin çığlıkları
silinir kayalıkların alnında ki kan izleri
sallanır hamaklarda umutlu baharlar
bereketlenir kadim topraklar
Kıtlık emzirilen dudakların kıyısında ötelenirdi
Ve şehir hiç doğmamış bebeklerin
hayallerine hazırlardı kendisini
Ey sesi bütün kuşların kanat çırpışı
bakırdan dökülen ağıtlı ezginin vaveylası
Ey ilk adımım bütün yollarımın aşkına kıvrıldığı menzilim
Değişmem seni
Denizin incisine
Dağın madenine
Sonsuzluğun büyüsüne
Gözlerine bakınca ay ışır Karacadağ’da
Susar dünyanın bütün sesleri
Dicle’nin akışından
yanık bir türkü süzülür buram buram gelir usulca
İncir ağaçlı
mistik kokulu taş avluda
Yürek şiire gelir
derin derin asılan sigara ve elde tutulan sıcacık çayla
gökyüzü acısını döker toprağın bağrına
filizlenir yeniden
delikanlı çağlarım uslanmaz deli dolu ilk sevmelerim
kervanlar geçer önümden heybeleri dolu düş ile ve
Asırlık yüzü
yorgun dudaklarıyla
mem u zin masalını anlatan ninemin sesinden
irkilerek uyanıveririm
kendi hikayemin acı gerçeğine
Fırat Yetiş
Ankara
5.0
100% (12)