Bir emanet bırakıldı bize, toprağa işlenmiş bir sevda gibi,
Göklerde dalgalanan bayrağımızda yankılanan bir yemin.
Atatürk’ün izinde, bu topraklarda büyüdük biz,
Cumhuriyet’in sevdasını damarlarımızda hissederek.

Her 29 Ekim sabahı, en güzel elbiselerimizi giyer,
Okul bahçesinde toplanırdık gururla, sımsıkı durarak.
Öğretmenimiz kürsüde konuşmaya başladığında,
Sanki zaman durur, onun sesi kalbimize işlerdi.
“Bir destandır Cumhuriyet,” dediğinde, sessizce ant içerdik;
“Bu ülke bize emanet, ona gözümüz gibi bakacağız…”

Yıllar geçti, okul sıralarından öğretmenliğe adım attım,
O minik yüreklere Cumhuriyet sevdasını işlerken,
Kendi yaşadığım acılarla birlikte anlattım onlara,
Cumhuriyet’in direncini, gücünü, umut ışığını.
O eski bayramlarda duyduğum coşkuyu paylaştım,
Ve o küçücük ellerde, bu sevdayı yeniden yeşerttim.

Şehir meydanındaki anıtın önünden geçerken,
Babamın hatırası düşer aklıma, kulağımda sesi:
“O günlerin kıymetini bil evladım,” derdi hep,
“Bu millet, omuz omuza savaştı, tek yürek oldu.”
O sözcükler şimdi benim dilimden dökülüyor,
Öğrencilerime anlatırken o büyük sevdayı.

Çocukluk hatıralarımda, bayrak sallayan ellerimiz,
O eski bayramların sarsılmaz inancı, yüreğimde saklı.
Cumhuriyet’e olan bağlılığım, bir ağacın kökleri gibi,
Zaman geçtikçe derinleşti, güçle büyüdü içimde.

Şimdi sıra bizde; o kutsal emaneti taşırken,
El ele, gönül gönüle yürümeye devam ediyoruz.
Bayrağımızı devredecek nesillere inanarak,
Cumhuriyet’in ateşi hiç sönmeyecek kalbimizde.

Bugün kutlu, yarın kutlu olsun;
Her çocuk, sevgiyle, umutla büyüsün bu topraklarda.
Cumhuriyet’in ışığını taşır her gülüş, her adım,
Gökyüzünde özgürce dalgalansın ay yıldızlı bayrağımız.


---

Ve hatırlıyorum o eski bayram sabahlarını,
Babamın elimden tutup törene götürdüğü o anları.
Ayakkabılarımı cilalayıp, bayrağı gururla taşıyışımı,
O küçücük ellerde büyük bir sorumluluk hissederdim.
Şimdi ben aynı bayrağı, aynı sevdayı,
Küçük öğrencilerime aktarıyorum sevgiyle.

Onların kalbine Cumhuriyet’in gücünü işlerken,
Bir zamanlar babamın bana anlattığı hikayeler gibi,
Kendi yaşanmışlıklarımı paylaşıyorum, kendi acılarımı.
Çünkü Cumhuriyet, yalnızca bir tarih değil;
Onu yaşatan, hepimizin yüreğinde atan bir sevda,
Her yeni nesille kök salacak, büyüyecek bir çınar gibi.

Selda İyiekmekci (Erdoğan)