DAVASI BÜYÜKTÜR DAVASI AŞK OLANIN...Şiirin hikayesini görmek için tıklayın ‘’sen hiç büyümeyen çocukluğum sen varlığım yokluğum sen gün be gün artan karanlığıma tanrının bahşettiği nurum gizlemekten yoruldum tut zihnimi dök beni masallara evrilen sıradan öyküleri bir de benden dinleyip öyle karar ver e mi’’(Alıntı) Kırık parmaklıkları öte yanımın Nidalarından sökün eden ruhun tufanı Aşka meyleden rüzgâr Azımsandığı kadar yürek nasıl da aşikâr Kılar Öznesini özleme gömdüğü Dününü gününden söktüğü Üstü örtülü bir mezar Ruhuna sadaka iken huzur Göğün tekmili kadar da kısadır ömür Sanrılardır başkaldıran şaire Yazılası kelam ve şiir ve nice nazire Afyon misali her imge Uyuşturan ve unutturan acılar kaleme: Davası büyüktür davası aşk olanın Divası umut Sözcükleri de unut diyebilmenin son niyazı Öykündüğümüzdür ruha iyi gelen her misafir Ufkumuzda saklı bir yük gemisi adeta Sırtladığımız gamı gem vuran kayıtlara Son defa şerh düşmekle iştigal Aşkla hemhal illa ki Kalıbın basan her rüya Ne de olsa şair içtimada Tutuklu kaldığı mahzenden tek kurtuluşu Acıyla ihya olan yürekte kalan nuru Tüm evrene serpiştiren endamlı ruhunu Kurutana kadar da yaşını Yasını bahşeden kadere duacı Kolluk kuvveti iken şairin cübbesi Yüreğinde saklı aşkın künyesi Cüretkâr Ve aşikâr Kılındığı kadar hanesinde harlanan acılar Haznesinden taşan bir avuç sevda ve kar Bitap düşse bile dönüşü yok iken sevmekten Biteviye sürüklendiği gizemin peşinden Koyudur koyu Gecenin gözlerinde uyuya kaldığı Geçkin kimi zaman sözcükler Yanan meşale kadar Gıyabında saklı kıblesi kabir Azabı çekmeye yetmese de cüssesi Yağan yağdıran ve yaşlanan zaman Kanıksadığı kavuşulası o huzur Varsın olsun derinde saklı gizemli bir sır |