VEDA BUSESİ
Kavruk, titrek dudaklarıyla bir öpücük kondurmuştu
Sevdiğini yolcu ederken Bir daha kavuşana kadar Hasret dolu bir veda busesiydi bu İçinden çok şey söylemek Kaderine isyan edip bağırmak ve çağırmak istiyordu oysa Ama bir şey söyleyemedi Söyleyemedikleri ise boğazında düğüm oldu Kör bir bıçak gibi de nefesini kesti Çıkmadı, dökülmedi kan oturan dudaklarından sözler Onun yerine buğulu gözleri diyordu, ne olur gitme diye Ama gitti, bir daha dönmemecesine Sevgisiz geçen günler gecelere Geceler gündüze uzayıp gitti Uykusuz kâbus dolu geçen geceleri ise hiç bitmedi Çünkü sevdiğinin arkasından bedenen olmasa da Ruhen ölmüştü Dudaklarında ise bir veda busesi kalmıştı geriye… |