ERKENCİ KUŞLAR GİBİErkenci kuşlar gibi haber bile vermeden çekip gittin Her şey yarım kaldı aşkımız gibi Ne oldu da gittin bre vefasız, yetmedi mi sana sevgim? Yine puslu bir sabahta gözlerimi sensizliğe açtım Odam karanlık, yatağım ise sensiz Her eşyada bir hatıran olsa da sen yoksun Pencereyi açtım, sanki güneş doğmamaya ant içmiş Her taraf içim gibi zifiri bir karanlık Gökyüzündeki bulutlar da sanki benim gibi dert dolu Peşinden saldım, senden bana kalan ne varsa Bulutlara yükledim, rüzgârlara söyledim sensizliğimi Hayat ise bir kum saati gibi akıp geçmekte Her tanesi ben diyeyim bir gün, sen de bir yıl Hala bir haber de yok senden Daha yaşanacak neler vardı neler bir bilsen Söyle şimdi neredesin, ne haldesin, kiminlesin? Ya ben ne haldeyim, bir haberin var mı? Güneş doğmakta ama niye aydınlatmaz içimi? Eski halimizi, aşkımızı ararım sensiz sokaklarda Gündüz de olsa gözlerimde kara bir sis bulutu Ne yeryüzüne yansıyan bir ışık demeti Ne de gözlerimde bir parıltı var senden Anladım ki artık, ne sen bir papatyasın Ne de ben aşkından gözü kör olmuş bir deli Ne zaman sensizlikten içim daralıp afakanlar bassa Kulağıma dolar bir ayrılık ezgisi Buğu dolu gözlerimin önüne hayalin gelir, geceye inat Yoldaş olur sensizliğime, ışık olur karanlığıma Yetmez, kokun tüter burnumda buram buram, sızlar Ve ben uzaklara dalar giderim peşinden Kar buz da söndürmez içimdeki sensizlik yangınını Efkârımı dağıtmak için kurarım bir çilingir sofrası Mezesi de yüreğim, aşkımız olur Ara sıra yalandan bir kahkaha atarım Gözlerimden akan yaşlara inat Kafama deli sorular gelir, çıkamam içinden bir türlü Aslında cevabını bulmak için değil Seni unutmak içindir kendimle cebelleşmem Son nefesimi verip ölene kadar da sürecek bu halim, bilirim Çünkü iki beden, gece ile gündüz gibi Dudağın dudağımda ölümüne sevişirken Olmaz sensiz bir hayat derdim Zaten ölümden başka bir ihtimal de olmazdı, benim için… |