NEYİM BENNeyim ben, damla mıyım, azgın akan su muyum Sevdanın kapısına umutlar yığamadım Annesini kaybetmiş keçi yavrusu muyum Yadırgı oğlak gibi bir kalbe sığamadım Olmayanım var diye azamet taslayarak Kendimi göklerdeki kuşla kıyaslayarak Bir güzelin omzuna başımı yaslayarak Romantik bir mehtaba ay gibi doğamadım Gönül coşmayagörsün ağustosta kar ister İnsan eli değmemiş bakir bir diyar ister Boyu boyuna uygun ela gözlü yar ister Dinmeyen feryadını akılla boğamadım Göğsüm bir taş yığını sanki duygusuzluktan Kan çanağı misali gözüm uykusuzluktan İçin için kavrulan sevdaya susuzluktan Bir gülün yaprağına çiy gibi yağamadım En başta pes ederdi kim olsaydı yerimde Şuh ütopyalarım var uslanmayan serimde İnsan unsuru olan çok şeye kâdirim de Şu Teke’nin sütünü bir kere sağamadım Alibaba’yım sanki Araf’ta kaldı özüm Kimi gün iradesiz toprağa bakar gözüm Gerçek acı, can tatlı, var da nihai çözüm Çekilmez dert olsa da hayattan soğamadım DOST KATKISI................... Teşekkürlerimle Karşı koymak ne mümkün geçip giden zamana Damla damla dağıldım yedi iklimden yana Rüzgarınan yelinen döndüm sisle dumana Zerremi birleştirip göklere ağamadım...............................Suat ZOBU Doğruları söyledim kaçınarak yalandan Dostum asla olmadı iki yüzlü olandan Her zaman gurur duydum dost olarak kalandan Şanlı bayrak misali göklere ağamadım ___ Türkmenoğlu (Şükrü Atay) ağmak : yükselmek, yukarı doğru çıkmak Yadırgı: o yerden olmayan, yabancı Oğlak: keçi yavrusu Çiy: havada buğu durumundayken akşamın, gecenin serinliğiyle yere inen ya da bitki yaprakları üzerinde toplanan su damalacıkları Şuh: özgür davranışlı ve güzel, canlı, neşeli ve işveli (kadın) Teke: erkek keçi. (Tekeden süt sağmak): olmayacak şeylerden kendine çıkar sağlamak Soğamadım: soğuyamadım (halk dili) |