OLMASABelki de insana umut bağlardım Duldası olurdum kızgın güneşte. Başımı omzuna koyup ağlardım... Merhamet gülleri solmasa eş’de Ati’ye bakardım kalsaydı ferim Virane ömrüme kaderdi derim Her şeyi unutup, gülmek isterim Kırık cam kesiği olmasa döş’de Arif değilim de anlarım dertten Ayırır gözlerim alçağı mertten. İnayet beklemez idi namertten... Çakallar, payını bulmasa leş’de Dokundu hançerin ucu derine Ulaştı mezalim, emellerine. Gücüm kırılmazdı huzur yerine... Ahlarım lebeleb dolmasa meş’de Kurt ile dost olur, kuzu ulurdu, Çirkinler, aynada aşkı bulurdu, Gerçeğe yön veren âlim olurdu... Akıl; hülyalara dalmasa keş’de Kurdeşenler düştü yarama bugün Alibaba zayi, arama bugün Kısa ipi çekmek var ama bugün Acı ve gözyaşı kalmasa peş’de DOST KATKISI................... Teşekkürlerimle... Görmezden geliyor kardeşim bacım Sarp kayaya bakar oldu yamacım Tükenir umudum kalmaz amacım Çıkar yol kalmıyor hayalde düş’de........... Suat ZOBU Dulda: 1- yağmur, güneş, rüzgar ve soğuğun etkisinden uzak, kuytu, korunaklı yer. 2- (soğuklarda) güneşin iyi ısıttığı, rüzgarsız duvar dibi İnayet: iyilik, kayra Mezalim: baskı altında ezmeler, haksızlıklar, zulümler Meş: küçük, deri su kabı Lebeleb: tıka basa, ağzına değin dolu Keş: 1- uyuşturucu ya da içki düşkünü (kimse). 2- aptal, budala, akılsız, sersem |
Sarp kayaya bakar oldu yamacım
Tükenir umudum kalmaz amacım
Çıkar yol kalmıyor hayalde düş'de
Kardeşim muhteşemsin var ol.
Bir kalem bu kadar güzel olabilir.
O da kardeşimin kalemidir.
Eyvallah.
Selam ve sevgiler kardeşim.